Karantinadan merhabalar,
2019 yılı içerisinde o kadar çok olabilecekler hakkında kafanızı ütülemişim ki, odaklandığım tarih olan 26 Aralık 2019 güneş tutulmasından bu yana hep sessiz kalmayı, yazacaklarımı ertelemeyi ve 2020 yılıyla birlikte sıralanan felaketleri sizler gibi ben de aval aval izlemeyi tercih ettim.
2019 yılı içerisinde, astrolojik yorumları kurumsal bir web sitesi vasıtasıyla aktarıyordum. Ancak o iş de patladı ne yazık ki ve artık ben, kendim ve "şahsım"(!) olarak kalan yerden kendimce yorumlarıma devam ediyorum. Video çekmiyorum. Eşimin, dostumun bu konudaki tavsiye ve telkinlerini görmezden geliyorum çünkü ben o video işine başından beri ısınamadım. Ekranın karşısında otur monolog yap; bana göre değil. Birbirine benzeyen ve aynı söylemlerin içindeki kakafoniye dahil olmak istemiyorum. Yazarak kendimi ifade etmeyi seçen birisi olduğum için web sitemde, sosyal medyadaki sayfalarımda elimden geldiğince açıklayıcı yazılarla ilerlemeyi tercih ediyorum.
Aslında bir nevi 2020'nin ilk aylık yazısını okuyorsunuz. Yeniay, dolunay ve tutulmaları 2020 için yazdım ve her gün sosyal medya hesaplarımdan günlük tavsiye ve etkileri de aktardım ama dediğim gibi ben 26 Aralık 2019'daki tutulmada kaldım. Öyle dopdolu bir "19" süreci yaşandı ki, yeni başlayan yılın getirilerinin ne menem şeyler olduklarına da bilinçaltlarımız hazır gibiydi. Hatta ben bununla ilgili bir makale de yazmışım. Kıyamet Senaryoları ve Zaman Kırılması
Herneyse, geçmişte yaşanan gerçekleri ve maruz kaldığımız etkileri aldık veya bön bön baktık...bu günlere ulaştık. Artık geridekilerle sadece deneyim olarak geri bildirim verme şansına sahibiz. Önümüzdeki gidişat da fazlasıyla belirsiz olduğu için enteresan bir döngünün içinde sıkışıp kalmış gibi hissediyoruz. Yakınlarıma içinde bulunduğum ruh halini aktarırken, tamamen boş ve ısssız bir yolda araba sürdüğümü, tamamen etrafımın sisle kaplı olduğunu, ilerlediğim yoldaki yol çizgilerinin bile yer yer silinmiş olduğunu aktarıyorum. Eminim biçok kişi için de durum aynı istikamette benzer betimlemeyle ilerliyordur.
2020'nin ilk 3 ayında deprem, çığ, uçak kazası, koskocaman bir kıtanın tamamen yanması, milyonlarca insanın ve bitkinin telef olması yanında, muhtemelen o bariz 26 Aralık 2019 tarihinde aktive edilen bir pandemi virüsü ile boğuşmak zorunda kaldık. Felaketlerin olabileceğini Oğlak burcundaki stelyum ile öngörebilmiştik belki ama hepsinin de peşisıra bastıracağını düşünmemiş olmalıyız. Düşünsek bile, bizi yöneten, yönetmekten ziyade idare eden (!) otoritelerin bu denli global bir çaresizliğe düşüp daha da saçmalayacak olmalarını beklemezdik. Koyun can derdinde, kasap et derdinde bir memlekette yaşıyor olmanın çaresizliğini bakalım karanlık Nisan ayında biraz olsun üzerimizden atabilecek miyiz?
Öncelikle hatırlatmakta fayda var. Türkiye Cumhuriyeti'nin Güneş dönüşü haritasında Nisan ayı ne yazık ki 8.ev alanına denk düşüyor. Yani adı üzerinde; Güneş transit yaparken o alandan geçecek. 11 Nisan'da başlayacak olan Güneş dönüşü 8.ev transiti, 12 Mayıs 2020 tarihinde 9.eve geçişle son bulacak.
Mundane astrolojide 8.ev alanı, aşağıdaki ilgili konuları temsil eder :
- Ölüm oranları, cenaze, morg, ölüm ve yaşamsal istatistikler.
- Yabancı hisse senedi ve tahvil, borsa, vergi, ulusal borç, faiz oranları, miras ve sermaye kazançları, sigorta şirketleri, hasar taleplerinin çözümü, emeklilik ve sosyal güvenlik sistemi
- Yatırımlar ve dondurulmuş varlıklardan kamu gelir ve kazanma gücü
- Yabancı ülkelerin, rakiplerin, mali durumundan borçları ile savaş zamanında düşmanın mali ilişkilerini temsil eder.
- Ulusal borç, FBI , CIA, MIT gibi istihbarat teşkilatları yanında organize suç şebekeleri
- Doğum kontrolü, ölümlülük, yaşamla ölüm arasındaki soyut ve somut bağlantılar
- Kanalizasyon sistemi ve atıklar
- Cerrahlar, nükleer ve biyolojik silahlar
- Metafizik konular ve komplo teorileri
Milletçe odaklanacağımız konu başlıklarını verdiğime göre, bu konular üzerinde aşağı yukarı hangi temalara kafa yoracağımız da aşikardır. İşaret ettiğim tarihler arasında Güneş'in yapacağı açıların niteliğine göre olasılıkların da teker teker önümüze gelecek olmasına hazırlıklı davranmak gerekebilir.
Kronolojik olarak Nisan ayının etkilerini sıralıyorum;
1 Nisan itibarıyla Mars ve Satürn, Merkür ve Neptün, Jüpiter ile Plüton kavuşum halinde bulunuyorlar. Satürn'ün Kova burcu transitinden bahsetmiştim. Dilerseniz tekrar linke tıklayıp okuyabilirsiniz. --> Satürn Kova Burcunda
Bu gezegenlerin kavuşum etkileri takriben 8 gün sürecektir. Dolayısıyla Nisan ayının ilk haftasında bu kavuşum etkilerini deneyimlemek mümkündür.
Kova burcundaki Mars-Satürn arasındaki kavuşum nedeniyle; toplumca veya büyük kitlelerce deneyimlenen bir vaka söz konusu olacaktır. Muhtemelen Covid-19 virüsünün yıkım etkisi bu tarihler arasında pik yapacaktır. Toplumları ortak hareket etmeye sevk eden ve 1991-1994 arasındaki global siyasi dönüşümün benzerinin yaşatılmaya odaklı bir harekatın en can alıcı günlerinden geçiyor olabiliriz. (Doğu bloğu çökmüş, Avrupa Birliği kurulmuştu) Dolayısıyla Avrupa Birliği'nin çatırdaması, her ne kadar İtalya ve Fransa'nın birliği bırakma tehditleri mevcutsa da bunun gerçekleşmesi kafadan 2 yılı bulacaktır.
Jüpiter-Plüton kavuşumunun partil (aynı derece ve dakika) hale gelmesi de bu günlerde olacağından, otorite, siyaset, ekonomi ve genel anlamıyla "yönetimin" tamamen çökeceği, yerine yeni bir sistemin geleceği günlerin habercisi olabilir. Para da, yönetim de, otorite de el değiştirecek gibi gözükmektedir.
Merkür-Neptün arasındaki kavuşum ise, demin kişisel benzetmemde olduğu gibi önümüzü görememekle eşdeğer bir etki sunmaktadır. Hayat bir sis tabakasının arkasından belirsiz olarak gözükmekte ve hedeflerde belirsizlik oluşturmaktadır. Bununla birlikte okuduğumuz, izlediğimiz veya bize anlatılan her türlü bilgiye şüpheyle yaklaşmakta fayda vardır. Süreçler topluma doğru anlatılmıyor da olabilir. Her türlü medya, yazılı ve görsel basın ağır bir algı operasyonu uyguluyor da olabilir. Nisan ayının ilk iki haftasında bu etkinin varlığını cepte tutmakta fayda var. "İnanmak" yerine "bilmeyi" tercih etmelisiniz.
3 Nisan'da Venüs İkizler burcuna geçiş yapacaktır. 12 Mayıs'ta İkizler burcunun 21.derecesinden itibaren retroya başlayacaktır. 5.dereceye kadar gerileyip, 25 Haziran 2020'de tekrar ileri hareketine başlayacaktır. 7 Ağustos 2020'de ise Yengeç burcuna geçip transitine devam edecektir. Venüs retrosu bilhassa ilişkiler, sevgi paylaşımı ve maddi/manevi değerlerle ilgili bir kapanma dönemine işaret edecektir. Zamanı geldiğinde bu konuda ayrıca bir makale hazırlayacağım.
4 - 10 Nisan arasında Venüs ve Satürn arasında 120 derecelik destekleyici bir açı kalıbı oluşacaktır. Venüs'ün İkizler, Satürn'ün ise Kova burcunda olduğu bu görünümde, toplumsal gelişmeye, bilgiyi doğru değerlendirmeye ve kolektif bilinçlenmeye katkı sağlayacak çalışmalar yapılması mümkündür. Aynı zamanda global para akışıyla ilgili yeni tedbirler veyahut pandemik salgının yol açtığı zararları bertaraf edici önlemler alınması mümkündür. Devletlerin para basma mekanizmasını çalıştırma ihtimali de yüksek gözüküyor.
5 - 11 Nisan arasında Jüpiter ve Plüton arasındaki kavuşum kesinleşecek. Yukarıda bundan bahsetmiştim. Oğlak burcunun 24.derece ve 53.dakikasında partil bir kavuşum meydana gelecek. Burada otoritenin güçlü ve önlenemez bir şekilde yıkımı söz konusu olacaktır. Yönetimsel bazı zafiyetler nedeniyle devletlerin yıkılması, toprak kayıpları yahut otorite figürlerinin ölüm ihtimalleri ile karşılaşabiliriz. Bilhassa 8 Nisan'da Ay Terazi burcu transitindeyken yıkıcı etkilerin meydana gelmesi beklenebilir.
7 - 12 Nisan tarihleri arasında Mars ve Uranüs, 90 derecelik zorlayıcı bir kare açı kalıbına sahip olacaklar. Mars'ın Kova, Uranüs'ün ise Boğa burcunda olduğu bu görünümde, taşıt kazaları başta olmak üzere yıkıcı değer kayıpları oluşabilir. İşin içinde Boğa burcu, bu burçta ilerleyen Uranüs'ün de Kova burcunun yönetici gezegeni olması sebebiyle, para ve emtia ile ilgili bir atak beklenebilir. Uranüs yol ayrımı verir. Köklü bir çöküş ve bir daha aynı şekilde devam etmeyecek bir düzene işaret eder. İsyan ve ayaklanma ihtimali yanında toplumdaki azınlıkların ayaklanması da olasıdır. Muhtemelen Avrupa ülkelerinin birlikten çıkma istekleri devam edecektir. İtalya ve Fransa kervanına başka birlik ülkeleri de katılabilir. Teknolojik bir savaş olgusunun insanlığı artık eskisi gibi olmayan bir düzenin içinde yaşama bilincine sürüklemesi de bu açının etkilerinden biri olabilir.
8 Nisan'da Terazi burcunun 18.derecesinde bir Dolunay meydana gelecek. Bu dolunay bilhassa Türkiye'de bazı dengelerin yerinden oynamasına sebebiyet verecektir. Değerler ve kimlikler üzerinden yapılan siyasetin yol açtığı uzlaşmazlık hali, adaletsiz bir durumun çözüme kavuşması yahut af bekleyen mahkumlarla ilgili sonuçlanacak bir kararın hukuki sonuçları ile ilgili hoşnutsuzluk oluşabilir. Tutuklu olan bazı isimlerin serbest bırakılması gündeme gelebilir. Dolunay ile ilgili detaylı makaleyi ilgili tarihte paylaşacağım.
11 Nisan'da Merkür Koç burcuna geçiş yapacak ve 27 Nisan tarihine kadar bu burçta hareket edecek. İletişimin daha etkin, bilgi akışının daha hızlı ve dinamik olacağı bir döneme girmiş olacağız. Akabinde 12 Nisan'da Merkür ve Satürn arasındaki 3 günlük sekstil (60 derecelik) açı bağlantısı sayesinde bazı toplum yararına geliştirilen kuralların devreye alınması mümkün olabilir. Belki kısa süreli bir sokağa çıkma yasağı gündeme gelebilir. Yeni bir iban dalgası da şaşırtıcı olmayacaktır.
14 Nisan'da epey zorlayıcı bir görünüm bizi bekliyor olacak. Koç burcunda ilerleyen Güneş ile Oğlak burcunda henüz kavuşumunu tamamlayan Jüpiter ve Plüton ile 90 derecelik zorlayıcı bir kare açı meydana gelecek. Burada cidden yeni bir dünya düzeninin belki de ilanı söz konusu olacaktır. Nasıl ve ne şekilde yaşamamız gerektiğini dikte ettiren bir yönetimle, buna tepki veren bilinç arasında ağır bir çatışma meydana gelebilir. Ay da aynı dönemde Oğlak burcunda ilerlediği için birey ile toplum arasındaki uçurumun ve çatışmanın meydana gelmesi, gücün ve kuralların toplumdan yana olacağı ve birey etkisinin buna fazla dayanamayacağı ihtimaline yoğunlaşıyorum.
19 Nisan'da Güneş Boğa burcuna geçiş yapacak. Arık enikonu baharın etkilerini deneyimlemeye başlayacağız. En azından ısınma derdinden kurtulmuş olabiliriz ama pandemi etkisinin ne yazık ki bir süre daha devam edeceğini varsayarak evden pek ayrılmamamız gerektiğini, karantina şartlarına riayet etmemizin zorunlu olacağını öngörüyorum.
21 - 26 Nisan tarihleri arasında Güneş ve Satürn, 90 derecelik zorlayıcı bir kare açı kalıbına sahip olacaklar. Güneş'in Boğa, Satürn'ün ise Kova burcunda olduğu bu görünümde, toplumsal kuralların veya yerleştirilmek zorunda olan yeni hayat standartlarının maddiyat ve para politikalarıyla örtüşemediği, gelir dağılımındaki adaletsizliğin ayyuka çıkabileceği bir durum meydana gelebilir. Dolar, Euro gibi dünya ekonomisindeki etkin para birimlerinde sert düşüşler yahut pandeminin neden olduğu aşırı harcama ve para basma etkileri nedeniyle dünya ekonomisinde oluşabilecek sert resesiyon veya enflasyon durumları oluşabilir. Bu durum doğal olarak Türkiye'nin 8.evindeki para ve kazançla ilgili kısımları da etkileyecektir.
23 Nisan'da Boğa burcunun 3.derecesinde bir yeniay meydana gelecek. Bu tarihte yeni bir para birimi yahut uzun yıllar alışılan düzenin dışında bir emtia formunun vücut bulması mümkündür. Dijital ödeme yöntemi, çipli alışveriş kavramına yönelme ve benzeri bir değer kavramının dünyaya tanıtılması söz konusu olabilir. Bu fenomenle ilgili de ilgili makale ve paylaşımlarımı zamanında takip edebilirsiniz.
25 - 30 Nisan tarihleri arasında Merkür ve Plüton, 90 derecelik zorlayıcı bir kare açı kalıbına sahip olacaklar. Merkür'ün Koç, Plüton'un ise Oğlak burcunda olduğu bu görünümde, global bir iletişim sıkıntısı, bilgiyi dağıtma konusunda güç kullanımına varan baskılar, internet ve sosyal medya paylaşımlarında sinsice engellemeler, zararlı ve yıkıcı bir teknolojinin açığa çıkması veya global olarak maruz kaldığımız ölümcül bir gerçekle karşı karşıya kalmak, komplo teorilerinin tavan yapması, casusluk ve yasadışı durumların etkin olması gibi bilgi, zihin ve iletişim manipülasyonlarını ilgilendiren meselelerle karşılaşmamız mümkündür.
25 Nisan'da Plüton yıllık retro hareketine de başlamış olacaktır. Merkür ve Plüton'un tam retro günü kare açı kalıbına erişmesi de bir bakıma ortaya çıkacak karanlık etkilerin gücünü zayıflatabilir.
26 Nisan - 1 Mayıs tarihleri arasında Güneş ve Uranüs Boğa burcunun 6.derecesinde kavuşup birlikte hareket edeceklerdir. Bu kavuşum enerjisi sayesinde büyük bir buluş ortaya çıkabileceği gibi, global değer anlayışı ile ilgili büyük bir dönüşüm meydana gelebilir. Yatırım araçlarının tamamen el değiştirmesi, yeni ve sürprizli yatırım araçlarının ortaya çıkması, insanlığın mücadele ettiği pandemi belasını kurutmak için nanoteknolojik bir malzemenin tanıtımı ihtimal dahilindedir. Doğanın korunması ve toprakla ilgili buluşlar/teknolojiler de ortaya çıkabilir.
27 Nisan'da Merkür Boğa burcuna geçiş yapıp 12 Mayıs'a kadar transitini bu burçta sürdürecektir.
28 Nisan - 2 Mayıs tarihleri arasında Merkür ve Satürn, 90 derecelik zorlayıcı bir kare açı kalıbına sahip olacaklar. Merkür'ün Boğa, Satürn'ün ise Kova burcunda olduğu bu görünümde, sert itirazlar, otoriter tepkiler ve kurallar ile karşılaşmamız olasıdır. Sabit fikirler ve inat nedeniyle tarafların karşı karşıya gelmesi ve çatışmasıyla alakalıdır. Ticari ilişkilerde red cevabı almak, tesis edilecek maddi ortaklıklarda kısıtlanmak, dışlanmak veya verilecek kararların toplumsal tabular neticesinde engellenmesiyle karşılaşmak mümkündür. Toplumsal kurumlar ve otorite figürleri başta olmak üzere, tüm ticari ve maddi konularda engellerle karşılaşmak veya mevcut engelleri aşabilmek adına daha fazla zihinsel efor sarf etmek beklenebilir. Toplumun ihtiyaç ve gereksinimlerini karşılayabilecek maddi veya manevi gelişmelerin örtüşmemesi söz konusu olabilir. Kodamanların para ve emtia planlarının toplumun umutları ve geleneklerine ters düşmesi olarak özetlemek de mümkündür.
Pandeminin birincil mesele olduğu Nisan ayında ne yazık ki yıkıcı etkiler ve ölüm haberleri ile sarsılacağımız belli oluyor. Evinizden çıkmayın demek bekara eşini boşa demekle eşdeğer olduğunu biliyorum. Ancak tüm dünyadan aldığımız felaket haberlerini kendi ülkemizde de almamak, yıllardır izlediğimiz komplo teorileriyle dolu bilim kurgu filmlerini gerçek kılmamak için biraz daha sabretmemiz gerektiğini kavramalıyız. Borçları ve faturaları ödemek uğruna hayatımızı riske atma seçeneğini kullanmayacağınızı diliyorum.
Kişisel doğum haritalarınızın detaylarını öğrenmek, güncel etkilerle ilgili tavsiyeler almak ve bir yıl boyunca maruz kalabileceğiniz etkileri kronolojik olarak öğrenmek isterseniz tarafımdan danışmanlık alabilirsiniz.
Tüm iletişim bilgilerimi tekrar paylaşıyorum.
Facebook : Oytun Işlar - İnsan Mühendisliği Kişisel Gelişim Danışmanlığı
Twitter : @OytunIslar
Instagram : @oytun_islar
whatsapp : +90 532 4141877
e-mail : oytunislar@gmail.com
