24 Mart 2020 Salı

24 Mart 2020 Koç Burcunda Yeniay

Evlerimizden çıkmamamız gerektiğini zor da olsa idrak ettiğimiz günlerden geçiyoruz. Aslında kendi alanlarımızda uğraşabilecek çok fazla mecra varken "içeri tıkılma hissi" bizleri köşeye sıkıştırıyor. Beklemediğimiz kadar yüksek bir global etkiye neden olan Covid19 fenomeninin 26 Aralık 2019 tarihindeki Oğlak burcu Güneş tutulmasının bir izdüşümü olduğunu da muhtemelen aklınızın bir köşesinde tutuyor olmalısınız. Zira bu işaret ettiğim tarihten beri yüzümüz pek gülemedi.

Deprem, çıği kaza, uçak, savaş, şehit, mülteci, sefalet, ekonomik kriz, adaletsizlik, komplo teorileri, sevgisizlik, güvensizlik derken, zavallı bir karıncayiyen yahut yarasa familyasından bir hayvancağızın neden olduğu iddia edilen bir virüsle tüm dengelerimiz allak bullak oluverdi. Aslında günün birinde buradan nasılsa gideceğimizi bilsek de, sıranın bize bu kadar çabuk gelebilme ihtimaline daha kolay adapte olmaya katlanmaya çalışıyoruz. Sevdiklerimizi olabildiğince gözetmeye çalışıyoruz. Yine dualitenin bir kuralı olarak şeytanlık peşinde olan bir güruh da ne yazık ki mevcut ve her şey tam tıkırındaymış gibi, bir de şeytanlıklara karşı gardımızı almaya çalışıyoruz.

Tüm bu gerçeklikler ışığında tek uğraşmamız gereken kendi özümüz, benliğimiz, geçmişimiz ve belirsiz olan geleceğimizle sınırlanmış durumda...eh, o zaman sadece içinde bulunduğumuz zaman dilimine odaklanıp kendimize yönelmemiz icap ediyor. Belki de bütün bu sıkışmışlığın çaresiniz yalnızca kendimizde bulabiliriz. İşte bunun için astrolojik transitler çok tutarlı ve destekleyici yönde hayatlarımıza ışık tutuyor.

Bugün İstanbul saatine göre tam 12:28'de Koç burcunun 4.derecesi ve 12.dakikasında bir yeniay meydana geldi.

Yeniayın gerçekleştiği anın astrolojik görünümünü aşağıda paylaşıyorum. Enteresan bir görünüm mevcut, çünkü bütün gezegenlerin birbirleriyle teması söz konusu; nasıl mı?

Öncelikle yeniay açısı tam da Chiron ile kavuşum halinde. Chiron hayatlarımızda yara aldığımız temalara karşılık gelir. Belki bu yaraları başkalarının hayatına dokunup iyileştirebiliriz ama kendi hayatlarımızda bu yaralara kabuk bağlatmaktan öteye gidemeyiz.

"Chiron (Kiron) bir geçiş gezegenidir. Satürn ile Uranüs arasındaki yerleşimi, dünyevi akıldan evrensel akıla geçişi temsil eder. Kiron, Balık Çağından Kova Çağına geçişte çok önemli bir rol üstlenmektedir. Zira, bulunduğu 1977 yılından itibaren insan bilincinde önemli açılımlar olmuştur. İçinde bulunduğumuz dönem, Balık Çağı'ndan Kova Çağı'na geçiş dönemidir ve yeni bir tür farkındalığın başlangıcını da müjdelemektedir. 2012 yılıyla ilişkilendirilen ve Yeniçağa geçişi temsil ettiği düşünülen galaktik dizilimin, 1980 yılından itibaren oluşmaya başladığının iddia edilmesi, Kiron'u yeniçağa geçişte çok önemli bir anahtar gezegen (gezegenimsi) haline getirmektedir.
Gezegenler birer semboldür ve insanlığı, kolektif bilinçte gelişim sağlayacak kavramlar konusunda uyandırıcı olma işlevleri vardır. Değişimi yaratacak olan gezegen değil, onun sembolik anlamını çözecek olan insanoğlunun kendisidir. Bu önemli geçiş sürecinde dış faktörlerin yanı sıra, bizim rolümüzün ne kadar önemli olduğunu anladığımızda Kiron'un her birimiz için birer mihenk taşı olduğunu görürüz. Kiron, haritamızdaki yerleşimiyle, bireysel olarak bizlerin de bu geçişe hazır olmasına ve katkıda bulunmasını sağlayacak ipuçları sunar.

Sadece 1977'den beri bildiğimiz Kiron, kendisini tam olarak tanıyabilmemize yetecek kadar henüz hayatımızda olmamıştır. Buna rağmen, astrolojide kişinin yara aldığı noktasıdır. Kendisini iyileştiremediği bu noktada başkalarına şifa vermeye yetkin hale gelebilir. Kiron “yaralı şifacı” olarak adlandırılır."

Hemen akıllara bir soru gelecektir diye umuyorum. Peki bu yeniayın Chiron üzerinde gerçekleşmesi bize ne sağlayacak?

Şimdi efendim önce bu kavuşum hangi burçta oluyor ona bakıyoruz. Koç burcunun 4. derecesinde, yani astrolojideki ilk burcun, benlik alanını temsil eden burçta oluyor bu kavuşum...

Yeniay = Başlangıç
Koç burcu = Doğum, herşeyin ilk başladığı ortam, çocuk bilinci, egonun (nefsin) gelişmeye başladığı evre, mevsimlerin başlaması..
Haritanın birinci evi = Kişisel farkındalık, dışarıya karşı imajımız, fiziksel farkındalık, diğerleri beni nasıl görüyor sorusunun cevaplarının olduğu alan...(bu arada aşağıdaki yeniay haritasında koç burcu 10.ev gözüküyor. olabilir; Anlatmak istediğim koç burcunun astrolojide nereye karşılık geldiği)


Öyle bir ayrım noktası ki bu; "bana hiçbir şey olmazcılar"da, dünyayı parmağında oynattığını düşünenler de, hırsından, kibirinden sanki buraya kazık çakacağını bekleyenler de eşit seviyede bir başlangıcı deneyimliyorlar. Fransız Polineyası'ndaki vatandaş da Paris'teki modacı da aynı tuhaf sarmalın içinde ne olacağını sorgular nitelikte...

Hem benlik alanında bir yeniay var ve hem de kişinin kendisini şifalandırma noktasına kavuşuyor. Olayı biraz daha derinleştirmeye çalışalım. Elimizde karma noktaları olarak tanımladığımız ay düğümleri de var. Onlar da bu yeniay-chiron kavuşumuna tam tamına kare açı yapıyorlar. Yani bir nevi T-Kare oluşuyor ve Apex noktası yeniay-chiron kavuşumuna denk geliyor.

Benlik alanlarımızdaki sıkışma ve nereye gideceğini bilememe tamamen tekamül sürecimize sekte vuruyor. Geçmiş tekamül noktası Oğlak, gelecek tekamül noktası da Yengeç diyelim. En basitinden Oğlak otorite ve toplum ise, Yengeç içsel benlik ve korunma alanını işaret ediyor. Dolayısıyla biz, hepimiz, kendi bireysel dünyamızda ortak toplumsal öğretilerden o kadar bunalmış ve sıkılmış bir haldeyiz ki, özümüze ilerleyecek takati de bulamıyoruz. Bu sıkışmışlığın çözümü de kendimizi tanımak, ne istediğimiz değil, ne istemediğimizi idrak edip kendi özümüzü şifalandırmakla alakalıdır diyor bu yeniay bizlere...buradaki düğümü çözebilirsek geçmişle gelecek arasındaki akışı kolaylaştırabiliriz.

Gelelim diğer transitlere; bir kere Oğlak burcunda nerden baksanız o meşhur Güneş tutulmasından beri stelyum mevcut. Yani 3'den fazla gezegenin aynı burçta sıralanması...şimdi bu stelyum durumu daha da azıttı ve Mars, Jüpiter ve Plüton kavuşum halinde bulunuyor. Abartı bir yıkıma sebebiyet verecek bir irade mevcut. Ancak neyse ki Venüs bu Oğlak'taki kavuşumlara destekleyici bir açı kalıbı sunuyor. Venüs yönettiği burçta ilerlerken, Mars Oğlak'ta yüceliyor, Jüpiter zayıf çalışıyor. İki astrolojik kötücül Mars ve Plüton kavuşumda ve Venüs'e üşgen açı kalıbı kuruyor. Birileri bir yıkımı organize ediyor ve son derece kararlılar. Burada evrensel yasalara karşı gelseler de bütün şeytani oluşumları kendi doğrularına göre evirip çevirmeyi başarmışlar. Gelenekler, alışkanlıklar ve dünyevi değerler bir bakıma dönüşümden geçiyor. Keza ekonomiyi de bu yıkım ve dönüşüm realitesine eklemek gerekli diye düşünüyorum. Yakında para kavramı tamamen dönüşürse şaşırmayacağım. Kaldı ki son 20-25 yıldır para olgusu tamamen sanala taşındı. Sadece bakkala çakkala giderken metal parayı ve kağıt parayı elleyebiliyoruz. Onun dışında tuvalet kağıdını bile online sipariş edip, faturalarımızı paraya dokunmadan ödeyebiliyoruz

Hazır Satürn'de burç değiştirim Kova'ya geçtiğine ve Boğa burcundaki Uranüs'e sert açı kalıbı oluşturduğuna göre yeni dünya düzeni şekilleniyor gibi bir görünüm var karşımızda... Hem Satürn, hem de Uranüs Kova burcunun yönetici gezegenleri. Şu ara onların da temas halinde olduğunu görüyoruz. Kolektif öğreti, süregelen düzeni allak bullak etmek üzere kurguluyor kendisini...

Merkür'ün Uranüs'e, Venüs'ün de Neptün'e sekstil açı kalıpları oluşturması işi yumuşatıyor. Sezgilerin, vicdanın, sezginin ve aklın hala gerçek kılınabileceği hakkında çok değerli ipuçlarına sahibiz. Bütün bu ezici etkilere karşın "insan" kalabilme adına kendi yaralarımızı sarabiliriz diye düşünüyorum.

Bu yol ayrımında hala nefsimize sahip çıkamıyorsak, 65+ (yaşlı demiyorum) insanlarla dalga geçip o aptal sosyal medya mecralarından çektiğimiz abuk sabuk videolarımızı paylaşmıyorsak, kendimizi ön planda tutup kolektif bir kurtuluşun mimarlığını beceremiyorsak bu yeniayın, şifalanma noktasının, onun bunun hiçbir değeri kalmayacaktır. Kendimizi ön planda tutmak diyorum, çünkü herhangi bir uçak probleminde, tavandan inen ve hepi topu 15 saniye oksijen sağlayabilen maskeleri önce kendimize sonra yanımızdaki çocuğumuza uyguluyoruz. Kendimizi sapa sağlam onarmamız gerekli ki diğerlerine (!) fayda sağlayalım. İşte bu yeniayın faydaları budur.

Bir de bunları geç yazıyorum mahsus...kendi kelimelerim ve ifadelerimle fikir hırsızlarının mezesi olmamayı seçiyorum. Takipçi çalan, sanal yönden her türlü etik dışı ahlaksızlığı yapabilen bir güruhtan kendimi ayırmayı ve "tek başıma" hareket etmeyi seçiyorum. Herhangi bir kurum veya grupla çalışmıyorum. Herhangi bir youtube videosu çekip aynı mevzuları papağan gibi şakımak istemiyorum. Mesleğinin falcılık, medyumluk, tılsımcılık, ruhbilimcilik, tarotçuluk olduğunu iddia eden kişilerle aynı kulvarda olmamayı tercih ediyorum. Artık farklı ve ciddi bir şeyler söyleme zamanı; herkesin eve kapandığı ve canından şüphe ettiği bir dönemde "bilmem hangi burca aşk var" demek akılla bağdaşmıyor. Temel besin ve karantina malzemelerine sahip olmak dışında, en zengininden en düşük gelirliye kadar gidişat aynı ise, zaten "zengin olacaksınız. mucizeye boğulacaksınız" önermeleri de mantık dışı geliyor; öyle değil mi?

Şimdi biraz da burçlar temelinde bu yeniayın ne gibi getirileri olduğundan söz edelim kısaca...

KOÇ yükselen KOÇ:
Durup düşünmek ve kendi hayatının gidişatı ile ilgili önemli kararlar almak mümkündür. Değer yargıları değişiyor ve toplmsal baskı neticesinde illa ki içine kapanıyorsun ve bu darboğazdan kaçma ihtimali üzerine yoğunlaşıyorsun. Fevri davranmadığın sürece akışı değerlendirmek ve tıpkı geçmişte yaşamış olduğun krizlere benzer şekilde kendi yöntemini belirlemekte özgürsün. Önce kendini kurtarıp sonra yakınlarına oksijen maskesini takmalısın.

BOĞA yükselen BOĞA:
Sağlamcı yanın sayesinde kontrol hala senin elinde ve içinde bulunduğun konum itibarıyla eşsiz bir sezgi yeteneğine de sahipsin. Yaklaşık bir yıldan fazla bir süredir standartların allak bullak oldu ama hayatının altının üstünden daha hayırlı olup olmadığının da bilincine sahipsin. Kalan yerden devam ederken tutkularının seni eskiden olduğu gibi yönlendirmesine müsade etmelisin. Hayat yolculuğunda akışta düzgün olarak ilerleyebilmek için sana külfet sunan inanç kalıplarından özgürleşmelisin.

İKİZLER yükselen İKİZLER
Toplum için yahut sana ihtiyaç duyan insanlar için bir şeyler üretebilmeye çabalaman gerekebilir. Ağır bir kriz halinde olabilirsin. Maddi veya manevi bir yıkım sürecinde de ilerliyor olman mümkündür. Ancak bu durumu gerçek dostların ve dahil olduğun toplumsal konum sayesinde alt etmen gerekecektir. Dolayısıyla bu alana odaklanman, öncelikle kendini gözetip kolektife fayda sağlayacak girişimler yapmalısın ki senin krizlerini ve gidişatını düze çıkar.

YENGEÇ yükselen YENGEÇ
Tamamen toplumu organize edecek bir yeniay sürecinde bulunuyorsun. Dolayısıyla kendi yaralarını sararken bütünün hayrına hareket etmen gerekecek. Yahut üzerinde çalıştığın veya önderlik ettiğin her ne faaliyet ise hem insanlığa faydan olacak, hem de bu sayede kendini iyileştireceksin. İkili ilişkilerde hissettiğin yıkım ve baskı seni aşırı derecede içe kapatmış olabilir. Bu sürecin bir sınav olduğunu kabullenirsen daha hızlı hareket edip bataktan çıkma şansına da sahip olabilirsin.

ASLAN yükselen ASLAN
Kendini cahil hissettiğin konularda atılım yapmak için çok değerli bir süreçten geçiyorsun. Gerek evrilen ilişkilerin, gerekse kariyerine tutku ile bağlı olman neticesinde umutlu bir geleceği odak noktana alman mümkün gözüküyor. Öngörülmeyen maddi temelli sorunları ötelemek ve belki de harcama koşullarını gözden geçirmek ileride seni daha konforlu hissettirmeye fayda sağlayabilir. Sağlığını diğer insanlardan daha fazla gözetmek durumundasın. Ayrıca daha aktif olabileceğin bir yaşam standardına alışman da gerekecektir. 

BAŞAK yükselen BAŞAK
Kazancını artırmak veya içinde bulunduğun maddi koşulları toparlamak için enteresan fikirler üretmen gerekebilir. Belki çalışma şeklini, yahut sektörü değiştirebilirsin. Global bir kriz içerisinde ilerlerken kendine ve çevrene nasıl bir fayda sağlayacağın üzerine kararlar vermelisin. Hayatında doğru iş ortakları ve ikili bağlantılar olabilir. Hobilerini kazanca dönüştürmek üzerine düşünebilirsin. Ancak fazla kılı kırk yaran bir tutumla ilerlersen treni kaçırma riskine de sahip bulunuyorsun.

TERAZİ yükselen TERAZİ
Yıkıcı bir dönemden geçtiğini söylemek zor değil. Ancak tüm üst üste maruz kaldığın koşullar ve meseleler yüzünden hayata küsmek de gerekmiyor. İkili ilişkilerinde ve ortaklıklarında deneyimlediğin ihanetler veya benzeri etkileri hayatının bundan sonraki aşamasında tekrar etmemek için önemli kararlar verebilirsin. Kendini fazla ideal aşka kaptırmadan önce iç dünyanı tanıman gerektiğini fark edebilirsin. İlişki kurmakla ilgili o yumuşak karnını dayanıklı kılmak zorundasın.
Artık sonu gelmiş bir ilişkiyi noktalaman için de doğru zamanda olduğunu algılayacaksın.

AKREP yükselen AKREP
Yakın çevren ve haberleşme alanınla ilgili yoğun bir dönüşüm yaşarken, hedeflediğin yolda ilerlemekte sıkıntı çektiğin bir süreçte olabilirsin. Buna neden olan blokajın gündelik hayatında ve görev alanında zarar görebilme ihtimalin olduğun bir meseleden kaynaklandığını, belirli bir sağlık riski barındırdığını fark edebilirsin. Bu blokajı atlamayı düşünüyorsan da cesaret ve atılıma ihtiyacın olacaktır. Koşullar ne olursa olsun ucundan tutman gereken bir operasyon olduğunu biliyorsun ve başlatmak için de kararlısın.

YAY yükselen YAY
Hayatın keyiften ibaret olduğunun bilincindesin ama o özlenen hayat tarzını idame ettirecek kaynaklara sahip olmama gerçekliği hayat yolculuğunda sana engeller oluşturuyor. Ancak ciddi anlamda arzu ettiklerini yaşamanın da kaçınılmaz olduğunu biliyorsun. Dolayısıyla özgürce yaşanacak bir aşk kaçamağı, yahut seni mutlu edecek bir spor etkinliğine karar verebilirsin. "Dünyaya bir kere geliyoruz, öyle de böyle de yaşanacak" diyorsan hodri meydan. Biraz cesaret, biraz da temkini ilerlemekte fayda var.

OĞLAK yükselen OĞLAK
Kalıcı başlangıçların ve zor girişimlerin gerçekleştiği bir süreçten geçiyorsun. Aslında o ağır maraton henüz sona ermedi. Sabırlı, hırslı ve özenli olmakta fayda var. Özel bir ilişki yahut tamamlanma hissiyatı ile ilgili hedeflerine ulaşamıyorsan, öncelikle kendi iç benliğinde yara aldığın somut veya soyut meseleleri temizlemen gerektiğini algılayacaksın. Cesaret gerektiren bir başlangıç yapmalı, ebeveyninle çözülmemiş bir meseleyi halletmeli, yahut zedelenmiş güven ihtiyacını tamir etmek için çabalamalısın. Başka birini mutlu etmek için temelde kendini mutlu etmeyi öğrenmen gerekiyor.

KOVA yükselen KOVA
Hayatında çok köklü değişim ve dönüşümlerin olması gereken bir süreçte bulunuyorsun. Psikolojik olarak epey hırpalanmış olabilirsin ama bütün bu zorluklar seni daha bilge bir seviyeye taşıyor. Bunun da farkındasın. Hedeflediğin konuma erişebilmek için öğrenmen gereken bazı ayrıntılar var ve bu uğurda pek hoşuna gitmese bile bazı ilişkiler kurmak zorunda kalacaksın. Ayıya dayı deme durumunda olabilirsin ve bunun için gurur yapmaya gerek yok. Biraz cesaretli ve akılcı davranarak menfaatin için önemli ve gerekli olacak bağlantıları kurman gerekiyor.

BALIK yükselen BALIK
Toplumsal çevrende daha görünür olmak istiyorsun. Hayallerine ve isteklerine ulaşmak için bazı engelleri aşman gerekiyor. Daha önce canını yakan bir meselenin üzerine gidip risk alman gerekebilir. Bu yeniay sürecinde bu riskin değerlendirmesini yapabilirsin. Cesaretli davranır ve doğru bağlantılar kurabilirsen başarılı olmaman içten bile değil. Durumlar tatsız ama maddi gücünü koruman için sana geçmişte sorun yaratmış bazı pürüzleri aşman ve onlarla yüzleşmen gerekebilir. Kendini psikolojik olarak hapsolmuş gibi hissetme sorunsalına düşmemen gerekecektir.




22 Mart 2020 Pazar

Satürn Kova Burcunda




Uzun zamandır astroloji ile ilgili herhangi bir makale ve bilgi paylaşmadığımı fark ettim. Sanırım benim için zaman 26 Aralık 2019 tarihinde gerçekleşen o meşhur Güneş tutulması ile dondu. Çünkü nereden baksanız 2019 yılı boyunca o tutulmanın etkileri üzerine varsayımlarda bulunmakla zaman geçirdim. 2020 yılı için herhangi bir öngörü sunmamayı tercih ettim. Zira çarşambanın gelişi pazar gezesinden belli olurmuş. İçimden herhangi bir öngörü sunmak ve diğerlerinin mütemadiyen aynı kelimelerle aynı sözlemleri tekrarladığı bir tutum içinde olmak istemedim.

Oğlak burcunda yoğun bir stelyum (üçten fazla gezegenin aynı burçta olması) meydana gelmişken, güney ay düğümü burada ve üstelik "kadersel" başlangıçların en yoğun etkisinin olacağı bir Güneş tutulması hayatlarımıza şekil vermiş oldu. Aynı görünümün M.S.729 yılında gerçekleştiğini yazmıştım. Bu tarihe ait fazla bilgi sahibi olamadığımız için keskin olasılıkları sıralayamamıştım. Ancak bu Güneş tutulmasından 5 gün sonra başlayan 2020 yılının ilk 3 ayını neredeyse geride bırakacağız. Global olarak ne olaylar deneyimlediğimizi takdirinize bırakıyorum.

Herneyse yaşanan yaşandı. Cehennemin kapıları açılmış oldu...veya birileri o kapıları bilinçli olarak açtı. Konumuz şu anda bunu irdelemek değil; çünkü zaman hızlı akıyor ve en basitinden "zaman" algısını betimleyen "SATÜRN", 20 Aralık 2017'den beri transitte (ilerlemede) bulunduğu Oğlak burcundan yarın sabah 07:00 itibarıyla bir sonraki burç olan Kova'ya geçiş yapacak.

Satürn astrolojide Oğlak ve Kova burcunun doğal yöneticisidir. Bu satırları okuyan birisinin "doğal yöneticilik" kavramını biliyor olduğunu farz etsem de, gelen bazı sorulara açıklık getirmekte fayda görüyorum. Klasik astroloji ve Modern astroloji olmak üzere zaman içerisinde ayrışma meydana gelmiş. Aslında ayrışmadan ziyade gelişen keşifler ve kuramlar neticesinde bu ayrım gerçekleşmek zorunda olmuş. 20.yüzyılın başından itibaren keşfedilen jenerasyon gezegenleri olan Uranüs, Neptün ve Plüton modern astolojinin kapılarını aralamış. Bu gezegenlerin keşfedilmesine kadar geçen zamanda Merkür, Venüs, Mars, Jüpiter ve Satürn, astrolojiyi anlamlandırma konusunda yeterli görülmüş. Mevcut gezegen sayıları burçları karşılamadığı için Akrep, Kova ve Balık burçlarını temsilen Koç, Oğlak ve Yay burçlarını yöneten gezegenleri yerleştirmişler. Dolayısıyla Uranüs, Neptün ve Plüton'un keşfinden sonra tekrarlayan gezegen yöneticiliklerinde, burçların özelliklerine göre dağıtımı düzenlemişler. Bu durumda Uranüs Kova burcuna, Neptün Balık burcuna, Plüton da Mars'ın bir üst oktavı olarak betimlendiği için Akrep burcuna mal edilmiş. Klasik astrolojiye göre Satürn hem Oğlak hem de Kova burçlarının yönetici gezegeni olarak tanımlanmaktadır. Kova burcu ile alakalı bir analiz yaparken Uranüs'e de bakmak icap edebilir. Bilmeniz gereken temel konu, Satürn Kova burcunda güçlü ve etkin çalışır. Şakaya gelmez ve öğretilerini doğru değerlendirmek gerekir. Cehalete, yobazlığa, ihanete ve kolektif işleyişe zarar verebilecek her türlü engele ceza ile karşılık verir.

Özetlemek gerekirse, 22 Mart 2020 sabah saat 06:59-07:00 İstanbul saatine göre Satürn Kova burcuna geçiş yapacak. 10 Mayıs 2020 tarihine kadar bu burcun ilk derecesine kadar ilerleyip 29 Eylül 2020 tarihine kadar tekrar Oğlak burcunun 25.derecesine kadar gerileyecek. Yani aslında Kova burcuna şöyle bir adım atıp tekrar geri çıkacak. Tekrardan Kova burcuna girip ilerleyişi 17 Aralık 2020 tarihine denk geliyor. Yani biz astrologların bu Satürn'ün burç değiştirme konusunu 17 Aralık'ta tekrar kaleme almamız gerekebilir.

Bu şekilde, yılda bir kez yaklaşık 4 aylık periyodlarla retro yapıp ilerlemesiyle beraber Satürn 8 Mart 2023'e kadar Kova burcu transitine devam edecek.

Satürn'ü Kova burcunda olan birisinin hayatını nasıl etkiler; biraz ondan bahsedeyim.
Satürn Kova kişisi çevresinde başkalarından farklı görünmekten korkar. Toplumda kendisinden farklı olan kişilere tolerans göstermek ister ama bunu yaparken suçlanmaktan ve dışlanmaktan da korkar. Çocukluk yıllarından itibaren bulunduğu çevreye uyum sağlamak ve yaşam tarzıyla dışlanmamak için endişe taşır. Diğer yandan orijinal görünmek ve sıradan biri sayılmamak için çabalar.
Satürn'ü Kova burcunda olan kişiler arkadaşlarına oldukça düşkün olurlar, ama ilk bakışta çok arkadaş canlısı olan kişilere kolayca güvenmezler. Güçlü bir toplumsal sorumluluk duygusuna sahiptirler. Sosyal sınıf farklılıklarına karşı mücadele etmekten çekinmezler. Teknolojik yeniliklerden hoşlanırlar ve teknik tarafları güçlüdür. Kendilerinden yaşça büyük insanlarla çok iyi anlaşırlar ve otorite figürleri ve patronları gibi yönetici kişilerle arkadaşça bir ilişki kurmak isterler. Babaları çocukluk yıllarında evde durmayan, genellikle kendi arkadaş veya iş çevresi ile vakit geçiren biri olabilir.  Babalarıyla arkadaşça bir ilişki kurmak isterler ve onlarla birlikte vakit geçirmekten hoşlanırlar.

Astrolojide Satürn zamanı temsil eder demiştik. Dolayısıyla Satürn döngüleri kişilerin yaşamında önemli yol ayrımları ve yapı taşlarını ifade eder. Satürn kişilerin doğum haritasında 29 yılda bir aynı derece ve dakikaya geldiğinde "olgunlaşma" çağına adım atarlar. Dolayısıyla 6 Şubat 1991 - 29 Ocak 1994 arasında doğan kişiler artık olgunlaşma dönemine girmiş bulunuyorlar.

Ayrıca Satürn Kova burcu transitinde tarihte ne olaylar olmuşsa, tarihin tecelli etmesi ve aynı temalar olmasa bile benzer meseleler ile karşılaşmamız mümkündür. Bakalım bir önceki Satürn Kova transitinde neler olmuş...

- 1991 yılında SSCB dağıldı. Varşova Paktı fesedildi.
- Birlik üyesi ülkeler Satürn Kova tansitinin daha ilk yılında teker teker bağımsızlıklarını ilan ettiler.
- 9 Yıllık Anap iktidarı muhalefete düştü.
- İlk kez özerk radyo istasyonları yayına başladı.
- Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgemizdeki terör olayları henüz biten Körfez savaşı sonrasında giderek yoğunlaştı.
- Özerklik ve bağımsız devlet olma durumu siyasal ve sosyokültürel olarak global bir mesele haline geldi.
- Scengen Anlaşması yürürlüğe girdi ve Avrupa'da sınırlar ortadan kaldırıldı.
- 1992 yılının ilk günlerinde bu sefer Yugoslavya dağıldı. Bir kaç ay sonra ise Bosna Savaşı patlak verdi.
- Türkiye'de çok yoğun süikast yapılan bir dönemdir Satürn Kova transiti...
- Büyük şehirlerde doğalgazın ısınma kaynağı olarak yaygınlaşması
- Avrupa Birliği kuruldu
- İstanbul - Ankara arasında elektrikli tren bağlantısı ilk bu dönemde gerçekleştirildi.
- SSCB ve Yugoslavya'dan sonra Çekoslovakya da iki ayrı devlet halinde bölündü.
- Özel televizyon kanalları yayına başladı
- Dönemin cumhurbaşkanı Turgut Özal görev süresi içindeyken hayatını kaybetti
- Türkiye'de İlk cep telefonu kullanımı başladı.
- Madımak Oteli katliamı meydana geldi.
- Türkiye'nin ilk haberleşme uydusu TÜRKSAT-1, fırlatıldıktan 12 dakika 12 saniye sonra okyanusa düştü.

Yukarda tarih sırasına göre sıralamaya çalıştığım olaylarda özerklik, bağımsızlık, devlet büyüklerinin kaybı veya süikastı (askerler, diplomatlar, siyasetçiler, gazeteciler), sınırların ortadan kalkması veya devletlerin çok parçaya ayrılıp özerkliklerini ilan etmesi, teknolojik yeniliklerin yanında yüksek ölüm oranlı taşıt kazaları da yaşanmıştı.

Uzay ve havacılık yanında telekomünikasyonun güçlendiği bir dönem olan bir önceki Satürn Kova döngüsündeki olaylara göz attığımızda ve günümüze olan izdüşümü üzerinde fikir ürettiğimizde;

22 Mart 2020 - 8 Mart 2023 arasında;
- Doğal yollardan veya müdahale ile ülke ittifakları, sınırların ortadan kalkması veya özerklik amacıyla toprak kayıpları beklenebilir.
- Ulus devlet felsefesi sorgulanabilir
- İnsanlara çip takılması veya insan klonlama gibi projeler
- Uzay ve havacılık alanında önemli buluşlar ve keşifler
- Global alanda süikastler veya önemli liderlerin kaybı
- Özerk olma hedefiyle azınlıkların ayaklanması veya yönetimlerin azınlıklara baskı uygulaması

Asıl 10 Mayıs - 17 Aralık 2020 tarihleri arasında bu Satürn'ün retro yapıp tekrar Plüton ile kavuşmaya gitmesi üzerinde ciddi ciddi düşünmek gerekecektir. Dolayısıyla şimdilik 10 Mayıs'a kadar hangi alanlarda ne gibi öğretiler edinmeli ve maruz kaldığımız durumlar hakkında nasıl bir aksiyon planı geliştirebiliriz diye global anlamda iş birlikleri oluşturmamız gerekecektir.

Kova burcu tek başına hareket ederken doğru ve akılcı iş birlikleri kurmaya karşılık gelir. Özgürlüğü elden bırakmayıp bütünün hayrına kafa yorma yetisine sahip olmakla ilişkilendirilir. Cehalet, budalalık ve insanlığı gerileten tüm ayrıntılardan uzaklaşmak Satürn Kova transitinin öğretilerinden olmak zorundadır.

Bir önceki döngü epey çalkantılı olmuştu. O dönemde neler öğrendiğimize doğru şekilde odaklanmamız gerekiyor. İki önceki döngüde neler olduğunu merak edenleri bir zahmet, 4 Ocak 1962 - 17 Aralık 1964 tarihleri arasına göz gezdirmesini tavsiye ederim. Mesela benim ilk aklıma gelen Kennedy süikastı...bir de tabi ABD'nin Vietnam (Hindiçini) savaşına dahil olması

Dünün topla tüfekle yapılan savaşları (insan kırımları) acaba bugün yüksek teknoloji ürünü olan biyolojik silah ve virüslerle mi gerçekleştiriliyor?