Değerli Türk Vatandaşları,
Bu seferki analiz yazım hem astrolojik hem de kendi kişisel görüşlerimi paylaştığım bir niteliktedir. Yakın zamanda sosyal medyanın verdiği imkanlar ölçüsünde kişisel beklenti ve endişelerimi paylaşmıştım. Bunları astrolojinin bana verdiği öngörülere tarafsız yaklaşarak aktarırken, yakın tarihimizdeki politik devinimleri de hafızamda tartarak sizlere sunmak istiyorum.
Öncelikle seçime girecek adayların doğum haritalarından yola çıkarak bir öngörü yapmanın mümkün olmadığını yinelemek istiyorum. Çünkü adaylar gelip geçicidir. Doğum tarihleri konusunda bile net bilgilere sahip değiliz. Örneğin CHP cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce 4 Mayıs 1964 tarihinde doğduğunu iddia etse de, kendi annesinin verdiği demeçlere göre 1964 yılındaki Muharrem ayının 3.günü sabah ezanında doğduğunu öğreniyoruz. 1964 yılının Muharrem ayı 13 Mayıs'ta başlıyor. Demek ki 16 Mayıs 1964 sabah imsak saatinden 1 saat sonra doğmuş olabileceğini hesaplıyoruz. Bu da yaklaşık sabah 04:00-04:30 civarlarına denk geliyor. Bu tespiti yaptıktan sonra ülkemizin değerli astrologlarının 4 yerine 16 Mayıs tarihi üzerinden analizler yapmaya başladığını fark ettim. Sağolsunlar, herkes kendine göre bir öngörü yapıp sonra da "ben demiştim, ben yazmıştım, ben bilmiş oldum" serzenişlerine girmeye başlıyorlar ancak kazın ayağı göründüğü gibi değil. Çünkü adayların doğum haritalarından kimin başarı sağlayacağını hesaplamak çok sığ bir eylem olacaktır.
Seçim siyasi partiler, 94,5 yaşındaki bir ülkenin bu kadar sürelik derin tarihi, seçimin olacağı günün gökyüzü etkileri ve en önemlisi de somut gerçekliklere dayanarak yapılmalı. Akılcı ve gerçekçi hareket edilmeli. Seçime katılan adayların elbette doğum haritalarından yola çıkarak nasıl bir yapıda oldukları belirlenebilir. Örneğin 23 yıldır siyasetin içinde olup 16 yldır ülkeyi tek adam zihniyetiyle idare etmeye çalışan Recep Tayyip Erdoğan'ın yükselen burcunda geri harekette olan Satürn ve Plüton'un kendisini güçten düşürdüğü, ancak seçim sürecinde 7.evinde bulunacak olan Güneş'in bu görünüme destek vereceğini görmezden gelemiyorum. Seçimden 4 gün sonra bir de aynı aksta gerçekleşecek güçlü bir dolunay enerjisiyle otoriterliğini sağlamlaştırabileceğini eklemek gerektiğini düşünüyorum. Tüm bunları ortaya bir harita koymadan yapabildiğimi fark edebilirsiniz. Çünkü mevcut cumhurbaşkanının güneşinin balık burcunda, yükseleninin de oğlak burcunda olduğunu biliyorum. Transit geçişlerinin de tarihleri ve görünümleri kafama kazınmış halde neredeyse...Recep Tayyip Erdoğan'ın benlik alanında 2 güçlü kötücül gezegen transitte (retro) bulunuyor. Önümüzdeki süreçte kadersel güneş tutulmaları Yengeç-Oğlak aksına kaydığında, 28 Haziran 2018'de Oğlak burcunda dolunay, 13 Temmuz 2018'de Yengeç burcunda plütonik etkili bir yeniay gerçekleşeceğini hesaba katarsak kendisi tarafından apar topar alınmış riskli erken seçim kararının ardında esaslı danışman desteğinin olduğunu fark edebiliriz. Ayrıca 13 Temmuz günü gerçekleşecek fenomenin ısrarla güneş tutulması değil, yeniay olacağını da belirteyim. Astronomik olarak bir tutulma meydana gelebilir. Ancak astrolojik kurallara göre bunu güneş tutulması olarak kabul edemiyorum. Ay düğümleri Aslan-Kova aksındayken, Yengeç burcunda oluşacak yeniayı güneş tutulması olarak kabullenmek benim bakış açımı tatmin etmiyor. Zira 11 Ağustos'ta Aslan burcunda "gerçek" bir güneş tutulması zaten meydana gelecek. Erdoğan'ın doğum haritasına göre bu seçimin sıkı ve zorlayıcı geçeceğini söyleyebilirim. Rakibinin çok güçlü olduğunu biliyor. Halk desteğinin zayıflamış olması içsel olarak kendisine yara aldırıyor. Ancak Satürn ve Uranüs arasındaki olumlu açı kalıbından dolayı kendisinin sıradışı yöntemler ve kaynağı biraz da zorbalığa dayalı dış etkiler tarafından desteklendiği de bariz gözüküyor. Maddi gücü yüksek olmasının yanında ülkenin kaynaklarının da kendi anlayışı tarafında olduğunu söyleyebiliriz. Venüs - Mars karşıtlığının ay düğümlerine kavuşumda bulunması ve haritasında bu aksın 2-8 aksında yer almasının başka bir açıklaması olamaz. Fazla detaya girmeden şunu söyleyebilirim: Tüm olumsuzluklara ve hukuksuzluklara rağmen Recep Tayyip Erdoğan bu seçimde de şanslı gözüküyor. Ancak doğum haritasında 6-12 aksında bulunan Ay-Mars kavuşumunun Jüpiter'e karşıtlığı nedeniyle öfke ataklarının ve olası sağlık sorunlarının kendisini epey zorlayabileceğini de eklemem gerekiyor.
Ayrıca bunu tahmin etmek için astroloji bilmeye gerek olduğunu da sanmıyorum. 2 yıldır OHAL ile yönetilen bir ülkenin 94 yıllık geçmişinde hiç denenmemiş bir rejim değişikliği için referandum yapıp bir puanla lehine çevirmek, devletin hukuki, medyatik, sosyolojik ve askeri bütün birimlerini kendi faydasına kullanmak ve bağlamak zaten doğum haritasıyla eşzamanlı bir gidişatı gösteriyor. Bu şartlarda kendi belirlediği tarihte, yine aynı imkanlarla benzer bir seçimi gerçekleştirmek tesadüf olmasa gerek...
Asıl ulaşmak istediğim nokta, seçimin Türkiye Cumhuriyeti için kadersel bir etkiye sahip olduğundan ötürü, Türkiye'nin kuruluş, progresyon (ilerletilmiş güncel görünüm) ve solar return (güneş dönüşü) haritalarına dayanarak seçim analizine girişmek olacaktır. 29 Ekim 2017'de Türkiye Cumhuriyeti'nin güneş dönüşü haritasını çıkarmıştım. Bununla ilgili yazımı blogun geçmişinde bulabilirsiniz. ( Türkiye Cumhuriyeti'nin 94.Yıldönümü ve Bir Yıllık Astrolojik Öngörü Analizi )
"16 Nisan 2018 : Bir dönemin kapanıp, yepyeni ve olması gerekene ilerleme imkanının yakalanabileceği, optimum şartlara erişmek için çabalanacağı bir sürecin başlangıcıdır. Maddi, manevi, idari ve hukuki yöntemlerin yıkılıp yerine güçlü ve sorumlu bir yapının kurulabileceği bir kırılma noktası olabilir. Ekonomi başta olmak üzere toplum menfaatlerini ön planda tutacak, bağımsızlık ve özgürlük alanlarında halka nefes aldırabilecek düzenlemeler yapılabilir. Tamamiyle somut ve aklın ön planda olacağı bir devrim fırsatının varlığını belirttiğim bu tarihte yakalayabiliriz."
(Erken seçim kararının ilan edildiği tarih 18 Nisan 2018 idi)
Dolayısıyla güneş dönüşü haritasından bir çıkış elde edebilmemiz mümkündür. Tabi bunun üzerine progresyon haritasından da bazı öngörüler üretmek mümkündür.
24 Haziran 2018 saat 17:00 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti'nin ilerletilmiş kuruluş haritasının görünümü yukarıdaki gibidir. 94,5 yıl boyunca cumhuriyetimiz türlü dönemlerden geçip yukarıdaki görünüme ulaşmış durumdadır.
- Yükselen yöneticisi Merkür, Plüton ile karşıtlık yapmaktadır. Faşizme ulaşan bir dikta düzeni, aklın ve ilmin toplum düzenini yeniden yapılandırma hedeflerine baskı yapmaktadır. Bunda da yoğun bir uluslararası destek söz konusudur. Gizli istihbarat örgütleri, cemaatler, uhrevi uluslararası kuruluşlar çıkış noktasını bulabilmemize fayda sağlayacak girişimleri hem kontrol altında tutuyor hem de uygulanmasını engelliyor
- Güneş-Neptün arasındaki karşıtlık halk kitlelerinin maneviyatla ve sahnedeki tek kişinin zihinsel manipülasyonuyla baş etmeye çalışmasının kanıtıdır. Aslında burada Aslan burcunda ve 12.evde ilerleyen Neptün, Chiron ve Mars-Jüpiter ile aldığı olumlu etkilerle başarıya uzun yıllardır alıştığını da göstermektedir. Cidden birileri bilhassa kitlelerin inanç bağını çok güzel istismar ederek amaçlarına ulaşmaktadırlar. Bu durum uzun yıllardır ülkenin yaşam biçimi haline gelmiş bile olabilir. Yoğun ve ateş enerjisinin egemen olduğu bir karma mevcut olduğundan gerek güç ve silahla, gerekse zihinsel istismarla halkın yaşam biçimi kontrol altına alınmış gözüküyor.
- Ayın Yay burcunda Chiron ile olumlu açı temasında bulunması, dispozitörünün (Jüpiter) Mars ile kavuşumda bulunması, hala umut olduğunu ve bu umutla uzun yıllardır ayakta kalındığını d göstermektedir. Ancak umudu besleyen taraf hem öfkeli, hem de içine kapanmış haldedir. Kendine güvenmekten çok ne yazık ki bir liderin veya belirli bir siyasi gücün güdümünde kalmaktan çıkamıyor durumdadır.
- Satürn'ün Akrep'te ve Güney Ay düğümü ile yaptığı olumlu açı da olumsuzluğun, kabuğunu kırmaktan imtina etmenin, ilerlemenin ve çağdaşlaşmanın önünde direnç göstermeyi temsil etmektedir. Güney ay düğümü 7.evde bulunduğu için başka memleketlere bağımlı olmanın neredeyse bir yaşam biçimi, hatta kader olduğunu göstermektedir.
- Uranüs-Plüton arasındaki üçgen kalıbı ise, mevcut veya geçmişten gelen bir otokratizmin de dış destekli ve sürdürülebilir olduğunu ayan beyan ortaya koymaktadır.
- Progres haritada Ay kapanma fazındadır. Yaklaşık 6-7 yıl aralığında bu düzenin devam etmesi ne yazık ki geçerli olacak gibi görünmektedir. Bu sürecin de yeniden yapılanma ve yaraların sarılması olarak değerlendirmek istiyorum.
- MC, yani haritanın tepe noktası açısız bir şekilde İkizler burcunda yer almaktadır. Güneşin de Kova burcunda yer almasından ötürü ayrı kutuplu ikili bir aklın belki de selamete eriştireceğini göstermektedir. Koalisyon değil belki, ancak akılcı işbirlikleri ile içinde bulunduğumuz kısır döngü aşılabilir.
- Haritanın yükseleni Başak burcudur. Dolayısıyla yılmadan, usanmadan çıkış noktası olan Başak burcunun semboliğinin uygulanması gerekmektedir. CHP kuruluşu Başak burcuna denk düşmektedir. İlkeli, kararlı, titiz çalışma ve üretime dayalı adaletli paylaşım yönteminin belirlenmesi ve akılcı davranılması kurtuluşa işaret etmektedir. Ancak yönetici gezegenin Plüton ile karşıtlığı ve bu Plüton'a dış güçler tarafından verilen desteğin yan etkisini de göz önünde bulundurmak şarttır.
- Ekonomi tamamiyle bir dengeye dayanmaktadır. Ülke ekonomisini Terazi burcu temsil etmektedir. Yönetici gezegeni ise Balık burcunda ilerlemekte ve yine partnerlerin veya düz anlatımla başkalarının denetiminde ilerlemektedir. Hep gizli pazarlıklar ve hep başkalarının menfaatine göre sınırsızca çarçur edilen kaynakların varlığını 7.evde bulunan Venüs-Uranüs kavuşumunda aramak gerekmektedir. Teknoloji de başkalarından, paranın yönetimi de kurulan ortaklıklardan gelmektedir. Venüs Balık burcunda yücelim enerjisine sahiptir. Kaynaklar sınırsız olabilir ancak denetimi ve yönetimi yine başka güçlerin elindedir. Hatta bu maddi kaynaklar otokrasinin desteğine sunulmaktadır.
- Türkiye Cumhuriyeti'nin ekonomik, siyasi ve sosyokültürel işletimi uluslararası kuruluşların, ortaklıkların ve dost bilinip, aslında dostluğu tamamen kurmaca ve menfaatten ileri gelen partnerlerin denetiminde bulunmaktadır. (Plüton 11.ev Aslan Burcu)
Maddeleri daha da detaylandırmak mümkündür. Ancak bu durumu zaten akıl ve fikir sahibi olan okur ve takipçilerimin de farkındalık dahilinde olduğunu farz ettiğimden ötürü uzatmamayı uygun görüyorum.
Gelelim 24 Haziran 2018 günü saat 17:00'de sonuçlanacak seçim analizimize...
Seçim tarihinin açıklandığı 18 Nisan tarihinde sosyal medya hesaplarımdan kısa öngörülerde bulunmuştum ve bu seçimin Türkiye Cumhuriyeti için "fabrika ayarlarına dönmesi" terimini kullanmıştım.
- 29 Ekim 1923 tarihinde saat 20:00'de kuruluşunu gerçekleştiren cumhuriyetimizin yükselen burcu 7 derece Yengeç burcunda, Güneşi ise 5 derece Akrep burcunda bulunuyor.
- Seçim haritasında ise Güneş 3 derece Yengeç, yükselen derecesi ise 17 derece Akrep burcunda ilerliyor olacak. TC kuruluş haritasında 18 derecede Venüs bulunuyor. Venüs Akrep burcunda zarar görür. O zararlı yerleşim de zaten ülkenin uzun yıllar mafyatik ve hasıraltı bir düzende yönetildiğini gösteriyor.
- Seçim haritasında retro pozisyondaki Jüpiter, TC haritasının şans noktası ile kavuşuyor.
- Seçim haritasındaki Ay, TC haritasının Jüpiter'i ile kavuşumda bulunuyor.
- Akrep temasının bu kadar etkin olması gizli saklı yürütülen tüm düzen ve oyuna karşın, ülkenin kuruluş ruhuna da bir bakıma yakın bir mücadelenin meydana geleceğini betimliyor.
- Venüs - Kuzey Ay Düğümü kavuşumunun Mars-Güney Ay düğümü kavuşumuna karşıtlık gösteriyor olması ise mevcut statüyü korumaya eğilimli olan iktidarın büyük bir çatışma ve dirençle karşılaşacak olmasını betimliyor diye düşünüyorum.
- Seçimin tabi ki dış destekçileri mevcut. Uranüs'ün 7.evdeki etkisi ve her iki tarafa da destekleyici açı kalıbında bulunması, yurtdışındaki güçlerin de aslında bizim seçim için kendi aralarında bölündüğünü gösteriyor. Güçlü gözüken bazı ittifakların tam tersi konumlanacağı bir görünüm söz konusu...
- Seçim reklamlarında Akrep burcu teması çok güçlü gözüküyor. Anka kuşu, geçmişte kalmış medeniyetler üzerinden çağdaşlık geliştirme teması, asker, lider, feda etme ve savaşma semboliklerine baş vuruluyor. Yengeç, Akrep ve Oğlak temalarının gücünü görmek mümkündür. Rakip muhalefet partilerinde ise umut, sağduyu, sevgi, aydınlanma ve güçlü gelecek ve toplum temaları yaygın. Ay düğümlerinin kavuşumda olduğu Venüs ve Mars temalarına gönderme yapılıyor. Ancak her iki tarafın odağı da milli akımlar ve bunu da Güneş'in Yengeç transitinde gözlemleyebiliyoruz.
- Yüzde yüz bir tarafın leyhine çözümlenebilecek bir seçim sonucu beklemiyorum. Mevcut hükümetin sandalye sayısının düşüp, cumhurbaşkanlığına aynı isim seçilebilirken, tam tersi de karşımıza çıkabilir. Bu da istikrarsızlığın bir süre daha devam edebileceğini gösterir. Zira bugüne dek düzenlenen tüm seçim sonuçlarında, otokrasiye sonuç oluşturabilecek tekrarlamalar yapılmıştı.
- Cumhurbaşkanlığı seçimi için Recep Tayyip Erdoğan ve Muharrem İnce'nin ikinci tura kalacağını tahmin ediyorum. Zira Muharrem İnce'nin güneş dönüşü haritası çok güçlü etkiler barındırıyor. Hem yakın çevresine, hem partisine, hem de halka çok yoğun umut veriyor. Ancak ittifak yaptığı kurumlar ve partilerin güvenli olmadığını düşünüyorum. Dolayısıyla ikinci turda cumhurbaşkanlığını alabilmesi için çok daha güçlü bir çalışmaya girişmesi gerekiyor.
Dün sosyal medyada paylaştığım bir yazıyı tekrar etmek durumunda kalıyorum.
"Umutlar hayalleri desteklerken (Jüpiter - Neptün üçgen açısı) gerçeklik farkındalıklarla çatışacak. (Güneş - Satürn karşıtlığı) Dolayısıyla gerçekleri ve geçmişte yaşanmışlıkları göz önünde bulundurup ayaklarınızı sağlam basın diyor gökyüzü...Uçmayın ve kendinizi kandırmayın. Gerçeğe sarılın.
Farkındalık gerçekçidir. Hayali ve umudu çoğu zaman alaşağı eder. Burada bir kavramı gezegenlere mal edersek hayal Neptün; umut Jüpiter ve farkındalık Satürn olarak karşımıza çıkıyor. Seçim günü her üçü de retro pozisyonda olacak"
24 Haziran seçimlerinin bir bakıma 7 Haziran 2015 seçimlerinin akibetine benzer bir sonuç çıkaracağını tahmin ediyorum. 8 Temmuz'da ikinci turun gerçekleşmesine kadar kaos, çekişme, hakaretler, güvensizlikler ve bozulan ittifaklarla karşılaşmamız mümkündür.
Sosyal medyayı kullanan kişi sayısı, apar topar vatandaşlık verilen ortadoğulu mültecilerden, mezarlıklardakilere oy saydırabilecek bir dış kaynaklı seçim bilişim fenomeninden ve aya otoban yapılmasına bile inanan bir kitleden çok daha az kalabilir bu süreçte...şahsi olarak kişileri yönlendirmeye veya umutsuzluğa sürüklemeye hakkım olmadığını düşünüyorum ama yakın geçmişteki siyasi manevraları ve içinde bulunduğumuz konjonktürü iyi okuduğum konusunda tevazu gösterme niyetinde değilim.
Adaletin, çağdaşlığın, huzurun ve refahın hedeflendiği bir sonuç için oyumu kullanacağım. Bir Türk vatandaşı olarak eşitlik, bütünsel bir ruh sağlığı, huzur, refah ve kitlesel aydınlanma için oy kullanacağım. Sonucun, kendi siyasi fikrimi destekleyeceği konusunda umutlu değilim. Yakın zamanda gerçekleşecek Oğlak burcu dolunayı ve yaz ortasındaki güneş tutulması hayallerden ve umutlardan uzaklaşmış ve kabullenişe geçmiş bir ruh haline erişmeme neden oluyor. Yanılmayı diliyorum ve hepinize koşullar her ne olursa olsun oyunuzu kullanmanızı ve kullandığınız oya da sahip çıkmanızı tavsiye ediyorum.
Saygı ve sevgilerimle
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder