Emsallerimin aksine, sosyal medya kanalları üzerinden emme basma tulumba gibi birbirlerinden veya üstatlarından(!) kes yapıştır ezber bombardımanlarına girmeden ilerlediğimi, siz kısıtlı takipçilerim, bu kadar yıldır biliyor olmalısınız.
Yine siz değerli “akleden”arkadaş veya takipçilerimden gelen bilgiler doğrultusunda, sosyal medya ortamında envai çeşit bilgi kirliliğinin yayıldığını ve kimsenin algılamakta başarılı olamadığı karmik, triptronik, otomatik, kadersel, cinsel, enerjisel bla bla bla sansasyonel varsayımlar üfüren bilmem kaç k’lık takipçili tiplerin varlığını mütemadiyen işitmekteyim.
Bari ben de bu meşhur Algol (medusa) ve üzerinde kavuşumda bulunan Mars ve Uranüs’ün nelere sebebiyet verecekleri varsayımları üzerinde üfüreyim; hoş, bu memlekette -bil veya bilme- üfürmek bedava, öyle değil mi?
Efendim aslında Sümerler’den beri kullanımda olan astroloji “ilmi”, gezegenin tarihi boyunca yazılan mitlerden, hikaye ve masallardan feyz almıştır. Bilhassa Roma ve Yunan mitolojilerindeki karakterlerin herbirine bir gezegen veya yıldız adfedilmiştir. Muhtemelen de, ortalama 7 milyar yıl geçmişi olan ama ne hikmetse son 7000 küsur yıl hakkında bize anlatılanlar kadar bilgi sahibi olduğumuz, hatta “inandırıldığımız”hikayeler de, belirli çıkar ve güç gruplarının/mahvillerinin kurguları, hatta kurmacaları ile günümüzde de kalan yerden devam etmektedir.
Konu başlığımız Algol üzerinde kavuşan Mars ve Uranüs gezegenleri olduğu için, vereceği olasılıkları merak ettiğinizi algılıyorum. Hatta fazla uzatma, maksimum 10 dakikada söyleyeceğini söyle ve ortadan kaybol dediğinizi de anlıyorum. Sistem hepinize ne yazık ki kısa, öz ve sansasyonel bir hayat çerçevesi çizdiğinden dolayı, kısa ve net bilgiler savuran yapay zeka ürünü gereçlere alıştırıldınız. Verilen olasılıkları “tutturamayan”karakterleri hemencecik tukaka ediyorsunuz. Olaya bakış açınız nostradamus’un yandan yemişi zeka timsali(!) cinyıs karakterlerin ağızlarından çıkan sınırlı kelimelere odaklı…1 dakikalık reels/tiktok veya 10 dakikayı geçmemesi gereken youtube videolarından ibaret bilgilendiriliyorsunuz. Her anlatına da inandırılıp strese giriyorsunuz.
…ha unutmadan; takibe almayı, beğenmeyi, takipçilerinizle paylaşmayı, hatta o alttaki çan figürüne tıklamayı unutmayın ki savurduğum tüm saçmalıklar üzerinden para kazanayım. “Ablalarım, abilerim beni sizler var ettiniz”kalıbının en medyatik hali budur. :))))))
Basit bir google bilgisini alıp copy paste yapıyorum :
Algol Medusa ile ilişkilendirilir. Medusa, Yunan mitolojisinde Gorgonlardan biri olarak bilinir ve korkunç bir yaratık olarak tasvir edilir. Başında yılanlarla dolu bir saçı vardır ve bakan herkesi taşa çevirebilen bir güce sahiptir. Bu nedenle, Medusa bazen kötü şans veya felaketle ilişkilendirilir.
Şimdi biraz açalım bu bilgiyi; nasıl oluyor da mitolojik bir karakter, Boğa burcunun 26°27’ mertebesindeki bir sabit yıldızla ilişkilendiriliyor? Yani nasıl tarihin bir aralığında bu ilintiyi kurabilmişler? Ne manâ yani?
Algol sabit yıldızını tarihin bir aralığında incelemişler. Parlaklık değişimleri tespit etmişler ve bu değişimler görsel açıdan yılan hareketlerine benzetilmiş. Medusa'nın da yılanlarla haşırneşir bir yapısı bulunduğu için, tutmuşlar Algol sabit yıldızını Medusa ile özdeşleştirmişler. Böyle bir tarihi hikayeden doğmuş bu benzetme ve adlandırma da yerini bulmuş...tabi mesele daha derindir ama günümüze kadar kimbilir kaç kere değiştirilmiş, eğilmiş bükülmüş ve birilerinin menfaatlerine göre anlamlandırılmıştır. İçinde bulunduğumuz tüm gerçeklik böyle değil mi?
Mitolojide veya izdüşümü gerçekleştirilen astrolojide Medusa'nın nasıl bir karakter olduğunu hiçbir zaman bilemeyeceğiz. Ol demişler olmuş garibim; dolaysıyla saçları yılan şeklinde, kafası kesilerek cezalandırılan bir ucube olduğunu kesin olarak bilemeyeceğiz. Belki de çok kısmetli, aşırı hümanist ve faydalı bir kadın olduğundan ötürü kıskançlığa maruz kalıp imha edilmiştir. Olamaz mı? Bakan herkesi taşa çevirebilecek bir gücü varmış(-mış) peki o "bakanların" niteliğini bilemiyoruz. Karanlık mı, yoksa aydınlık taraftalar mıydı o "bakanlar" mesela? Günümüzde bile o kadar çok melek görünüp şeytanlığını dibini kemiren karakter görüyoruz ki; Medusa n'apsın yani?
Yani aslında avantajlı bir durum kem gözle bakanı taşa çevirmek; demek ki o astrolojik karaktere verilmiş özel bir yetenek vardı. Bu yeteneğin izdüşümünü Algol sabit yıldızına aktarırsak, astrolog ve astroloji yorumcusu tiplerin saydırdıklarının aksine, kötü şans falan getirmez; tam tersine kötülüğün kokusunu bile uzaktan alma yeteneği ve bunu dönüştürme gücü verecektir. Efendim buraya zorlayıcı açılar denk geldiğinde büyük krizler, zorluklar, felaketler, cartlar, curtlar olur diye öğretilir ama takvimde Güneş'in Algol ile kavuştuğu açı tam olarak 18-19 Mayıs tarihlerine denk gelir. Demek ki felaketleri hangi taraftan görüyor olmak işin püf noktasını oluşturuyor yaşadığımız gerçeklik boyutunda...19 Mayıs bir ulusun doğumuna sebebiyet veren günlerden biriyse Algol'ün buradaki kötücüllüğünü bulunuz.
Şimdi bu Algol'ün üzerinde, 15 Temmuz 2024 günü İstanbul saati ile 16:49 - 17:23 dakika aralığında Mars ve Uranüs 26.derece 19.dakika Boğa burcu mertebesinde tam kavuşum gerçekleştirecekler. Boğa'da zararlı çalışan Mars ve 2017 senesinden beri sabit Boğa enerjisini allak bullak eden Uranüs kavuşuyor. Küresel ölçekte direkt ekonomik düzenin alaşağı olmasına karşılık gelebilen bir olasılıktan söz edebiliriz. Çünkü Boğa burcu direkt maddi kaynaklar ve manevi değerler kavramlarını temsil eder. Uranüs yıkımdır, ani ve hesaplanmadan gerçekleşen, şok edici etkilerle ortaya çıkan fenomenleri doğurur. İzmir Alsancak'ta yağmurda yürüyen iki vatandaşın elektrik akımına kapılıp hayatlarını kaybetmeleri direkt bu kavuşumun işaretlerindendir diye düşünüyorum. Toprağa elektrik geçmesi ve yağmur suyunun desteği ile böyle bir ölüm kurgusunun ortaya çıkması enteresan değil mi sizce? Tabi olayın gerçekleştiği süreçte Venüs ve Plüton arasında da tam karşıtlık mevcuttu. Bunu da sebeplere eklemek zorundayız. Keza bir uçak kazası "İsviçre peyniri teorisi"sayesinde meydana gelir, yani bir olayın gerçekleşmesi için birden fazla sebep ve olasılık zincirleme halinde ilerleyip sonucu doğurmalıdır. Aslında astrolojide de durum böyledir. Dolayısıyla, Medusa/Algol etkisiyle kafanız kopacak, ağzınızdan yılanlar fışkıracak, felaketler, depremler vesaire olabilir gibi felaket tellallığı yapmak, ne bileyim, artık fazla klişe hale gelmedi mi?
Ben naçizane öneri ve olasılıklarımı sıralayayım; olur veya olmaz, sonrasında konuşuruz.
- Küresel sistem kendi kendini imha edebilir. Tüm değer araçları, borsa, coin, tahvil, basılı para ve somut ekonomik gereçlerde ani ve öngörülemez bir çöküş meydana gelebilir.
- İnsanlığa varoluşundan bu yana dayatılan öğrenilmiş çaresizlikler, inanç kalıpları, değer yargıları, yönetilmiş ve üzerinde oynanmış algılar, manevi değerler, eldeki mevcut gerçeklikler sayesinde yıkılıp gidebilir. Yerine yeni bilgilerin ve en önemlisi de kişisel olarak geliştirilmiş kalıpların yerleşmesi mümkündür. Yani açık olarak söylemek gerekirse, birey olarak algı kapasitemiz, zekamız ve IQ/EQ seviyelerimize göre varolacağız. Bunun dışında tarafımıza empoze edilen kolektif bilgi veya inanç kalıplarına isyan geliştirmeyi öğreneceğiz.
- Artık kalıplaşmış bir iyilik-kötülük dualitesi olmayacaktır. Yıllardır, asırlardır kolektif olarak öğretilmiş tüm bilgilere, değer yargılarına ve oynanmış algıların alayına muhalefet geliştirmek isteyeceğiz. İstekten ziyade ihtiyaç geliştireceğiz.
- Elektrikli otomobiller ve lityum iyon teknolojisi için pek de iç açıcı gelişmeler yaşanmayacaktır. Bu teknolojilerin küresel şirketlerin ve egemen gizli öznelerin menfatlerine hizmet etmek dışında karbon emisyonu romantizmiyle pek de ilintisi olmadığı sonucuna erişilebilir.
- Keza havacılık sanayinde ve sektöründe bazı tatsız haberler alabilme ihtimalimiz bulunuyor.
- Uranüs'ün Algol'ün bulunduğu açıdaki bir önceki döngüsü (ilginç gelebilir ama) 19 Mayıs 1941...1941 yılında Amerika'nın 2.dünya savaşına girdiğini hatırlatmakta fayda var. 14 Ağustos 1941'de Churchil ile gizli anlaşmayla tezgah kurup, Aralık ayında Pearl Harbour gibi bir mizansen sonrasında savaş ilan edip, 4 yıl sonra da savaşın kazananı haline gelmesi manidardır. Dolayısıyla bu yılın sonuna kadar tesarlamış bir savaşın çıkabilmesi mümkün gözüküyor.
- Mars'ın devrede olmasından dolayı, dünya üzerinde bir yerlerde toprak kayıpları yanında işgal girişimleri de mümkündür. Şoklarla ilgili olduğu için kardeş gibi geçindiği gözlenen iki ülkenin bir anda birbirine dalması da olasılık dahilindedir.
- Nato, Birleşmiş Milletler, Unesco, Unicef, Dsö gibi kurumların güncellendiğine şahitlik edebiliriz. Vahşi kapitalizmin bir üst sürümüne geçmek isteyeceklerdir.
- Tüm gezegende mülksüzleştirme harekatı üzerine geliştirdikleri saçma sapan projeleri peşisıra servis etmeye başlayacaklardır. Kağıt paranın dolaşımdan kalkması ve 1971'den bu yana süregelen altın karşılığı olmayan (bir nevi karşılıksız para basımı) para sisteminin çöküşü de olasılıklar arasında sayılabilir.
- İkinci dünya savaşındaki ifşaatler devam edecektir. 14 Ağustos'da Mars ve Jüpiter İkizler burcunda kavuştuğunda, Hitler'in bir nevi siyonizm projesi olarak Amerika ve İngiltere tarafından palazlandırılıp dünyanın başına bela edildiği ifşaati ile yüzleşebiliriz. Aslında çoktan bu gerçek ortaya çıktı ama insanlık aptal yerine konulma gururunu taşıyamadığı için hala apaçık gerçeklerin komplo teorisinden ibaret olduğu üzerine dirençli..."elin ne idü belirsiz maşa tarihçilerinin her yumurtladığı gerçektir, dolayısıyla bunun dışındaki bir tez, komplo teorisi veya cehalettir." İşte bu kalıbın paramparça olmasına çok az zaman kaldı.
- Paradan para kazanan, kendini başarı timsali gören, hiçbir insani birikimi olamamış, hayatını kapitalizmin nimetleriyle gerçekleyen lümpen karakterlerin epey bir zorlanacağı aşikardır. Gelebilecek şok dalgalarına karşı hazırlıklı olmalarını tavsiye ederim. Eh, bu hak edilen sonuçlardan sonra Algol'ü suçlamak ne kadar içinizi soğutur; orası tartışılır.
- Kıbrıs, Lübnan ve Türkiye ile ilgili beklenmedik gelişmeler gündeme gelebilir. Kaçınılmaz bir çatışma haline döğru yol almaktayız. 15 Temmuz 2016 fenomeni ile ilgili bomba gibi ifşaatlerle sarsılabiliriz ama böyle bir halk kitlesi için ne gam?
- Tam bu derecede 19 Kasım 2021 tarihinde parçalı bir Ay tutulması gerçekleşmişti. Hemen ertesinde Nas sezonu açılmıştı hatırlarsanız; Cumhuriyet tarihimizin en ağır ekonomik buhranına sebebiyet veren bir cehennem kapısı o tutulmada açılmıştı. Algol'ün adını ilk o zaman duyduğunuzu varsayarak, para ve itibar üzerinden döndürülen dalaverelerin nasıl cezalandırılacağına hep birlikte şahit olacağız deyip noktayı koyuyorum.
17 - 21 Mayıs doğumlular için çok değerli bir kırılım noktası meydana gelecektir. Artık inatla sarıldığınız değerleri tamamen gevşetme, hatta çöpe atma iradesine sahip olacaksınız.
19 - 23 Ağustos doğumlular için biraz dikkatli olmakta fayda var. Sistem değişime itiyorsa, uyum sağlamaya ve kaybettikleriniz için hayıflanmak yerine, yeniliklere adapte olmaya gayret edin. Otorite ile sınanacaksınız. Toplum önündeki imajınızın yerle bir olmamasına dikkat etmelisiniz.
17 - 21 Kasım doğumlular için ilişkilerde ve ilişkiye bakış açınızda devrim yapmanız gerekiyor. Mevcut bir ortaklık veya ilişkiniz varsa, onunla çok zaman geçirdim, emek verdim diye kendinize bahaneler üretmeyin; gönderin gitsin.
15 - 19 Şubat doğumlular için barınma ve yerleşimle ilgili beklenmedik gelişmeler olabilir. İkamet ettiğiniz bina kentsel dönüşüme gidebilir yahut ev sahibiyle kira nedeniyle papaz olabilirsiniz.
Her ne olursa olsun, iyi saflarında yer alanların hayrına olsun...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder