Her saniyesinden tuhaflık ve felaket fışkıran 2020 yılının ikinci yarısından devam ediyoruz. Yaz bitti algısına sahip olsak da, kavurucu sıcaklar sayesinde hala yaz mevsiminden umut var diye düşünebiliriz. Bu durum da bir süre daha devam edecek gibi gözüküyor.
Hepimizin ortaklaşa maruz kaldığı etkileri uzun uzadıya detaylandırıp hatırlatmak istemiyorum. Hızlı bir şekilde Eylül 2020'de karşılaşabileceğimiz olasılıklara tarih sırasıyla göz atalım.
1 Eylül açılışında, Ağustos ayından kalan ağır ve sert açı kalıpları ile karşılaşıyoruz. Sosyal medya hesaplarımdan günü gününe yorumlarımı takip edenlerin de bildiği üzere, Venüs - Plüton, Venüs - Satürn ve Merkür - Neptün karşıtlığı yanında, bir süredir devam eden Mars-Plüton karesi de bu sert açı kalıplarının aynı etkileri Eylül ayına da taşıdığını betimlemektedir.
Ekonomik, sosyolojik, ekolojik ve tıbbi alanlarda tam bir çöküş yaşadığımızı ve bu çöküşün global çapta da etkisini gösterdiğine şahit oluyoruz.
2 Eylül'de Balık burcunun 10.derecesinde bir dolunay meydana gelecektir. Duygusal anlamda bir çözümlenme veya aydınlanma yaşayacağımız bu fedakarlık temalı dolunayın bütün burçları etkilemesi de kaçınılmazdır. Kontrol dışı gelişen durumlarla ilgili aydınlanma, sezgisel uyanış ya da anlamlandırma zorluğu çektiğimiz fenomenlerde bilinçlenme sağlayabiliriz.
2 - 7 Eylül tarihlerinde Güneş ve Uranüs arasında 120 derecelik destekleyici bir üçgen açı kalıbı oluşacaktır. Güneş'in Başak, Uranüs'ün ise retro pozisyonda Boğa burcunda olduğu bu görünümde, bağımsızlık mücadelesinde yarım kalmış faaliyetlerle ilgili yeniden yapılandırma sağlanabilir. Örneğin bağımsız çalışmak için girişimde bulunmuşsunuzdur ama pandemi yahut ekonomik engeller yüzünden sekteye uğramıştır. Bu girişiminizi tekrar canlandırmak için bu fırsatı değerlendirebilirsiniz. Hayatlarınızın bir türlü içinden çıkamadığınız kural ve sabitliklerini esnetmek için de bu etki değerlendirilebilir.
3 - 8 Eylül tarihlerinde Venüs ve Satürn arasındaki karşıtlık kesinleşecektir. Yukarıda bahsettiğim üzere Ağustos ayının son günlerinde belirmeye başlayan etki aslında 8 Eylül'de son bulacaktır. Venüs'ün Yengeç, Satürn'ün ise retro pozisyonda Oğlak burcunda konumlandığı bu görünümde, ilişkiler sınanacaktır. Ebeveynlerle olan ilişkilerimiz, öz benliğimizde sevgi ve güven kavramları ile alakalı öğretilerle yüzleşmek, toplum veya mahalle baskısı nedeniyle geliştirdiğimiz davranışlarımızı şekillendirmek veya tekrar kendimizi toplum düzeni içerisinde dengelemek gibi soyut kavramlar irdelenecektir. Venüs, para ve maddiyatla ilgili bir gezegen olduğu için, maddi kaynaklarımızın konjonktürel olarak dengelenmesi, yatırımların sınırlandırılması, genel anlamıyla "değerlerimizin" artık farklı kural ve sorumluluklar ışığında daha güvenli olması gereken mecralara yönlendirilmesi gerekebilir.
5 Eylül tarihinde Merkür Terazi burcuna geçiş yapıp 27 Eylül tarihine kadar bu burçta transitine devam edecektir. Zihnin ve iletişimin Terazi burcu karakterinde ilerleyeceği bir dönem olacaktır. Uzlaşma, estetik, arabuluculuk, barış ve sükunet sürecine bulunacağımızı belirtmekte fayda var.
6 Eylül tarihinde ise Venüs Aslan burcuna geçiş yapıp 3 Ekim tarihine kadar bu alanda transitine devam edecektir. Venüs, Aslan burcunda gönül gözünün açılması anlamına gelmektedir. İlişkilerin sevgi temalı olacağı, "ne işle uğraşırsan uğraş, işini aşkla yap" söyleminin geçerli olması beklenebilir. Aslan burcu altınla ilintili olacağı için Venüs'ün bu burçtaki seyri, altın piyasasında tepe noktaya ulaşılması konusunda bir olasılık önümüze getirebilir. Yatırımlarınızı belirttiğim tarihler arasında altından yana yapmanızı önerebilirim. Çocuklarımızla olan ilişkilerimizde kalıcı ve yapıcı ilerlemeler sağlamak olasıdır. Davranış gelişimlerinde yol alabilmek için Venüs Aslan dönemini verimli kullanmanız gerekecektir.
9 - 14 Eylül tarihlerinde Güneş ve Jüpiter arasında 120 derecelik destekleyici bir üçgen açı kalıbı oluşacaktır. Güneş'in Başak, Jüpiter'in ise retro pozisyonda Oğlak burcunda olduğu bu görünümde, kaçırılmış fırsatların tekrardan ele alınmasıyla ilgili olumlu bazı gelişmeler yakalayabilirsiniz. Jüpiter'in hem retro, hem de düşük enerjiyle çalıştığı Oğlak burcunda olması, geç gelen kısmetlerin de farkında olunabilmesi açısından bir etki verebilir diye düşünüyorum. Aslında bu olumlu etkiyi bağışıklık sisteminizi güçlendirmek için kullanmak gerekli olabilir. Zira mevsim dönüşüne yaklaşıyoruz ve direncimizin zayıflayacağı bir döneme doğru ilerliyoruz. Sağlığınızla ilgili ihmal ettiğiniz konuları geçerli kılıp üzerilerine gitmeniz gerektiğini de unutmamalısınız.
9 Eylül gecesi, tam geceyarısından sonra Mars retro sürecine başlayacaktır. Yönetiminde olduğu Koç burcunun 28.derecesinden itibaren başlayacak Mars retrosu, 14 Kasım tarihine kadar aynı burcun 15.derecesine kadar geçerli olacaktır. Mars devinim, güç, kudret, cesaret, girişim ve fiziksel aktivitelerle bağlantılı olduğundan, Koç burcu ise, kimlik/benlik/fiziksel görünüm ve enerjiyle ilintili olduğundan ötürü, hayatlarımızın "pause" tuşu, yaklaşık 2 ay boyunca takılı halde olacaktır. Fiziksel isteksizlik, kimlik bunalımı, cesaretsizlik ve amaçsızlık gibi yan etkiler sunacak olan Mars retrosu, diğer gezegenlerle yapacağı uyumlu veya sert açı kalıplarına bağlı olarak hayatlarımızı etkilemeyi sürdürecektir.
11 - 16 Eylül tarihleri arasında Güneş ve Neptün, 180 derecelik zorlayıcı bir karşıt açı kalıbına sahip olacaklar. Güneş'in Başak, Neptün'ün ise Balık burcunda retro konumda olduğu bu görünümde, gündelik tüm faaliyetlerde ve hedeflerde sapma, psikolojik bir dağılma kaydedebilme riski mevcuttur. Mars retrosunun olumsuz fiziksel etkisinin, Güneş-Neptün ile pekişmesiyle, sezgisel ve duygusal gücümüzün de yanılgılara ve aldanmalara sebebiyet vermesi beklenebilir. Bu karşıtlıkta vadesi dolmamış duygusal meseleler tekrardan gün yüzüne çıkabilir. Aslında bu 5 günlük süre zarfında bilinçaltı bağlantılı çalışmalar ve terapilere yönelmek fayda sağlayacaktır. Fiziksel ve psikolojik sağlık dengesini tutturabilme zamanlarından geçiyor olacağız. Aldatılmalara, hedef şaşırtmalara ve manipülasyonlara dikkat edilmesi gerekecektir.
13 Eylül'de Jüpiter, Oğlak burcundaki retro hareketini sonlandıracaktır. 18 Aralık 2020 tarihine kadar Oğlak burcunda, düşük enerjiyle çalıştığı alanda transitine devam edecektir. Şans ve fırsat gezegeni Jüpiter'in, Mayıs'ın ikinci haftasından itibaren retroya girmesini ve pandeminin etkisini azaltma imajının eşzamanı olarak ilan edilmesini hatırlatmak isterim. Jüpiter'in, bu virüs fenomeni ile ilgili bağlantısı olduğu tezinden yola çıkarsak, tekrar aynı vaka/kayıp sayılarına erişmemiz şaşırtıcı olmayacaktır. Dolayısıyla yine bağışıklık sistemine ağırlık verilmesi kanaati taşımaktayım. Zira bu Jüpiter, tekrar retro pozisyonda olan Plüton ile kavuşacak ve Aralık ayının ortalarında ise Satürn ile kavuşum halinde Kova burcuna geçmiş olacak. Muhtemelen mevcut hastalık süreciyle ilgili bir çare, özel bir teknoloji ya da aşı gelişimi söz konusu olacaktır. Ancak Aralık ayına kadar zorlayıcı bir tekrar yaşamamız söz konusu olacaktır.
15 -20 Eylül tarihleri arasında Güneş ve Plüton, 120 derecelik destekleyici bir üçgen açı kalıbına sahip olacaklar. Güneş'in Başak, Plüton'un ise Oğlak burcunda retro konumda olduğu bu görünümde, "yönetim" temalı kalıcı bir değişim/dönüşüm meydana gelebilir. Aslında gizliden gizliye bir süredir tasarlanan bir projenin ilan edilmesi, oldu bittiye getirilmesi, ben yaptım oldu ve böyle olmasını istiyorum kafasıyla baskı oluşturacak bir fenomenin ortaya çıkması beklenebilir. Aynı durum şirket yönetimlerinde baskın ve otoriter bir döneme girileceğinin de işaretlerini vermektedir. Yakın zamanda deneyimlemiş olduğumuz evden çalışma yöntemine tekrar başvurulması da ihtimaller arasında gösterilebilir. Ülkelerin siyaset yapılarında çalkantılar ve otoriter yaklaşımlar ortaya çıkabilir. Bu durum, alışagelinen yöntemlerin ve programların bu otokratik baskıya uyum göstermesi anlamı da taşımaktadır. Pandemi ile ilgili çarelerin de enikonu ortaya çıkması bu tarihlerde mümkün olabilir diye düşünüyorum.
13 - 19 Ağustos tarihleri arasında Venüs ve Uranüs, 90 derecelik zorlayıcı bir kare açı kalıbına sahip olacaklar. Venüs'ün Aslan, Uranüs'ün ise retro pozisyonda Boğa burcunda olduğu bu görünüm, belki de yılın ilişkiler ve maddiyat adına en yıkıcı etkilerini hissedeceğimiz 6 günlük bir süreci önümüze koyacaktır.Köklü yatırımlar, manevi temeli olan uzun süreli ilişkiler, bu sert açı kalıbından ötürü zarara uğrama potansiyeli taşımaktadır. Şirket evlilikleri ve ortaklıkları kopabilir. İflaslar ortaya çıkabilir. Bu görünüm tam bir "kral çıplak" etkisi yaratabilir.
17 Eylül'de Başak burcunun 24.derecesinde bir yeniay meydana gelecektir. Bedensel sağlığımızla ilgili, bilhassa sağlıklı beslenme, diyete girme, yeni iş kurma gibi başlangıçlar için doğru bir zamandır. Aslında bu yeniay planlı, programlı ve detaylıca hesaplanmış tüm faaliyetlerin başlangıcı için doğru bir zaman olacaktır.
18 - 23 Eylül tarihleri arasında Güneş ve Satürn, 120 derecelik destekleyici bir üçgen açı kalıbına sahip olacaklar. Güneş'in Başak, Satürn'ün ise Oğlak burcunda retro konumda olduğu bu görünümde, planlanmış işlere ve projelere artık rahatlıkla işlerlik kazandırılması beklenebilir. Covid 19 için geliştirilen bir antiviral ilaç veya benzeri bir çare için kalıcı ve olumlu bir adım atılabilir. Keza, hem ülkemizde, hem de global anlamda yeni bir hayat standardının yerleştirilmesi için, "yeni normallerimiz" olarak lanse edilen bir düzen için adımlar atılabilir. Keza yasa çıkarmak, iş kanunu üzerinde bazı düzeltmeler yapmak için de uygun tarihlerdir. Bu belirttiğim tarih aralığında olası bir erken seçimle ilgili bazı sinyaller ortaya çıkabilir. Ülkelerin başlarındaki yönetimlerin zafiyetleri ve içinde bulunduğumuz yıla damgasını vuran bu sağlık yıkımı için yeni tedbirler ve uygulamalar ilan edilebilir. Yüksek öğrenim kurumlarıyla alakalı girişimler, açılış tarihleri veya bu alandaki yeni normaller ortaya konulabilir.
22 Eylül'de Güneş Terazi burcuna geçiş yapıp bir aylık transitine bu burçta devam edecek. İlişkiler, danışmanlıklar, uzlaşma ve barış temaları odak noktamıza oturacaktır.
24 - 28 Eylül tarihleri arasında Merkür ve Mars, 180 derecelik zorlayıcı bir karşıt açı kalıbına sahip olacaklar. Merkür'ün Terazi, Mars'ın ise Koç burcunda retro konumda olduğu bu görünümde, evlilikler başta olmak üzere tüm ikili ilişki ve danışmanlık faaliyetleri ile ilgili agresyon, tartışma ve uzlaşma konusunda zorlanmalar baş gösterecektir. Bu olumsuz gibi gözüken karşıtlığı aslında faydaya dönüştürecek bir durum vardır ki; bilhassa öfke problemi olan kişilerin psikolojik destek ve danışmanlık alması için doğru zamandır. Birikmiş öfkelerin ortaya çıkması, kapandığı sanılan meseleler üzerinde hararetli tartışmalar ve bozuk ilişkileri toparlamak, üzerinde zor da olsa uzlaşı sağlamak için bu dengeleyici açıyı doğru kullanmak gerekecektir.
27 Eylül tarihinde Merkür Akrep burcuna geçiş yapacaktır. 14 Ekim'de yılın son Merkür retrosu başlayacaktır. Akrep burcunun 11.derecesinden itibaren Merkür retroya girip 3 Kasım tarihine kadar Terazi burcunun 25.derecesine kadar gerileyip ileri hareketine başlayacaktır. Dolayısıyla Terazi burcunun 25.derecesinden ilk olarak geçeceği 23 Eylül tarihi, Merkür retrosunun gölgeli günlerinin başlangıcına karşılık gelmektedir. Merkür retrosunun artık ne anlama geldiğini herkesin iyi kötü bildiğini varsayıyorum. Hem Terazi, hem de Akrep burçlarındaki Merkür temalarında iletişim sorunlarının baş göstermesi kaçınılmazdır. Diplomasi ve ilişkiler alanında Terazi, strateji ve paylaşım alanında ise Akrep burcunda Merkür retrosu etkin olacaktır. Detayları zamanı geldiğinde tekrar ale alacağım.
29 Eylül tarihinde Satürn, Oğlak burcunun 25.derecesinden itibaren ileri hareketine başlayacaktır. 17 Aralık 2020 tarihinde ise tekrardan Kova burcuna geçiş yapıp, yaklaşık 2,5 yıllık transitine güçlü olduğu bu burçta devam edecektir. Satürn'ün retro süreci içerisinde sağlamaya çalıştığı öğretileri görmezden gelip bildiğinizi okuduysanız, sorumluluğunuzu almakta gevşek davrandıysanız, ne yazık ki ileri hareketinde başınıza benzer temalardan gelebilecek cezaları da şimdiden kabul etmek zorunda olacaksınız. Korkunun ecele faydası olmadığını Satürn artık ileri hareketinde gösterecektir.
29 Eylül - 3 Ekim tarihleri arasında Venüs ve Mars, 120 derecelik destekleyici bir üçgen açı kalıbına sahip olacaklar. Venüs'ün Aslan, Mars'ın ise Koç burcunda retro konumda olduğu bu görünümde, cinsel yoğunluğu yüksek aşk ilişkileri deneyimlemek mümkündür. Spekülatif konularda girişimler yapılabilir. Sahne sanatları veya etkinlikler ortaya çıkabilir. Risk almakla alakalı olan destekleyic bir açı olacağı için, özel hayatlarımızı renklendirmek için hevesli ve yüksek enerjili bir etkiye sahip bulunabiliriz. Çocuklarımızla ilgili destekleyici ve harekete geçirici etkilerin de varlığını eklemem gerektiğini düşünüyorum.
30 Eylül - 4 Ekim tarihleri arasında Mars ve Satürn, 90 derecelik zorlayıcı bir kare açı kalıbına sahip olacaklar. Mars'ın retro konumda Koç, Satürn'ün ise Oğlak burcunda olduğu bu görünüm, kaderin tuhaf bir cilvesi olarak geçtiğimiz Ağustos ayı kapanışında da etkin olan bir görünümdü. Ancak o zaman ileri harekette olan Mars bu sefer retro konumda, retro konumda olan Satürn ise şimdi ileri harekette bulunuyor olacak. Her ikisinin de güçlü olduğu bu tatsız ve zorlayıcı etki nedeniyle hastalıklar, savaşlar, yangınlar, doğal felaketler tekrar gündeme oturabilir. Satürn'ün retro konumdayken öğretmeye çalıştığı ayrıntılara önlem geliştirilmediyse, aynı tema tekrar gelip vuracaktır.
Türkiye Cumhuriyeti'nin 29 Ekim 2019'dan bu yana süregelen güneş dönüşü haritası üzerinden Eylül ayının etkilerine bakacak olursak,
